HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 03 EKİM 2025, CUMA

“Hakikate Adanmış Hayat” Her Evin Başucu Kitabı Olmalı

 Zifiri Karanlıktan Aydınlığa Giden Yol: Prof. Dr. Haydar Baş'ın Hakikate Adanmış Hayatı
 
25.09.2025 10:23
“Hakikate Adanmış Hayat” Her Evin Başucu Kitabı Olmalı
“Hakikate Adanmış Hayat” Her Evin Başucu Kitabı Olmalı


Türkiye'nin zor ve karanlık günlerden geçtiği bugünlerde, toplumu yeniden aydınlığa davet eden bir yayın 3. Göz Medya ekranlarında gerçekleştirildi. Gazeteci ve yazar İrfan Aydın'ın hazırlayıp sunduğu programda, "Hakikate Adanmış Hayat" adlı eserin yazarı araştırmacı-yazar Yusuf Karaca konuk edildi. Programda hem kitabın yazılış süreci hem de Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikir mirası geniş bir şekilde ele alındı.

"AYDINLIK YOLUN TEMSİLCİSİ HAYDAR BAŞ HOCAMIZDIR"

Haklı Olanın Cesur Sesi gazeteci-yazar İrfan Aydın, programın açılışında Türkiye'nin bugün yeniden anlamaya çalıştığı Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirlerini, irfanını, maneviyatını ve ilmini hatırlatma vaktinin geldiğini ifade etti.

Aydın, Türkiye'nin adeta zifiri karanlığa sürüklendiği bir dönemde aydınlık yolun temsilcisinin Prof. Dr. Haydar Baş olduğunu vurguladı. Elinde bulunan eserin orijinal adının "Hakikate Adanmış Hayat" olduğunu hatırlatan Aydın, "Bizim tabirimizle Baştürk Haydar Baş hocamızdır" sözleriyle Haydar Baş'ın mücadelesini yüceltti. Sağlığında kıymeti yeterince bilinmeyen bir değer olduğuna dikkat çeken Aydın, "Bugün bizlere düşen, onun eserlerinden, fikir dünyasından ilham alarak ülkenin içine düştüğü sorunlardan çıkış yollarını aramaktır" dedi.

YUSUF KARACA: "ÜSTADIMIZIN ADI GEÇTİĞİ HER ORTAM GÜZELLEŞİRDİ"

Araştırmacı-yazar Yusuf Karaca, programın başında kitabın ve konunun önemine işaret ederek, "Üstadımızın hayatı, konuşulduğu her an çok güzeldir. Onunla hatırlanan her ortam güzelleşir" ifadelerini kullandı. Karaca, konuşmasının devamında Haydar Baş'ın toplum ve millet için oynadığı role vurgu yaptı.

Karaca'ya göre bazen bir söz, bazen bir yazı, bazen de bir kitap toplumsal ölçekte turnusol işlevi görür. "Ne Mutlu Türküm Diyene" ya da "Atatürk Vatandır" sözleri böyle bir rol üstlenmiştir. Bu sözlerin sahibi olan Prof. Dr. Haydar Baş da aynı şekilde bir turnusol olmuş, bulunduğu her ortamda gerçeklerin anlaşılmasına vesile olmuştur. Karaca, "Biz onunla yıllarımızı geçirdik. Onun adı geçtiğinde havadaki rahatsızlıkları anında hissederdik. Çünkü Haydar Baş, yalnızca Türkiye için değil, tüm dünya için bir kurtuluş reçetesiydi" dedi.

KİTABIN YAZILIŞ SERÜVENİ: "BİR VASİYETİN YERİNE GETİRİLMESİ"

Yusuf Karaca, kitabın yazılış sürecine de değinerek, eserin kendi iradesiyle değil, bir emir ve vasiyet üzerine kaleme alındığını dile getirdi. "Evet, eseri ben yazdım ama kafama göre yazmadım. Bu, hocamın vasiyetiydi" dedi.

Karaca, kitabı görmezden gelmeye çalışan zihniyetin yapıcı değil yıkıcı bir anlayışla hareket ettiğini vurguladı. Ona göre bu zihniyet, Haydar Baş'ın ortaya koyduğu bütün değerleri yok etmeyi kendisine görev edinmişti. Bu noktada eleştirilere açık olduğunu da belirten Karaca, "Yalan ve iftira olmadığı sürece herkes eleştirebilir. İnsanlar yediklerini paylaşabiliyor, kimse itiraz etmiyor. Ama okuduklarını paylaşanlara neden itiraz ediyoruz? Medeni olmak önceliğimiz olmalı" diye konuştu.

ASILSIZ İDDİALARA CEVAP: "HEPSİ YALAN GENÇLER"

Karaca, kamuoyunda kendisiyle ilgili ortaya atılan asılsız iddialara da sert bir dille cevap verdi. "Bütün insanlar beni evliya bilse ne olur, ben evliya olmadıktan sonra? Bütün insanlar beni eşkıya bilse ne olur, ben eşkıya olmadıktan sonra?" sözleriyle kendisine yönelik karalama kampanyalarının geçersiz olduğunu belirtti.

Haydar Baş'ın kendisini kovduğu yönündeki iddiaları kesin bir dille reddeden Karaca, "Ben 14 Nisan 2020'den tam 8 ay sonra bir köşe yazısı sebep gösterilerek uzaklaştırıldım. İsteyen olursa disiplin kurulu kararını da yayınlarım. Size anlatılanların hepsi yalan gençler" dedi.

 "HAKİKATE ADANMIŞ HAYAT" HER EVİN BAŞUCU KİTABI OLMALI

Karaca, eserin yalnızca bir biyografi olmadığını, bir milletin hafızasını diri tutan ve ona "Sen kimsin?" sorusunu sorduran bir çağrı olduğunu dile getirdi. "Bu kitap, bir kütüphanede tozlu raflara bırakılacak bir eser değildir. Onun yeri, her evin en görünür köşesidir. Çocuklarımızın, gençlerimizin, öğretmenlerimizin ve yöneticilerimizin başucu kitabıdır" dedi.

Kitabın geçmişi hatırlattığını, bugünü sorgulattığını ve yarına dair umut yüklediğini söyleyen Karaca, bu çağrıya kulak tıkayanların üç maymunu oynamaya devam ettiklerini belirtti. "Görmüyorlar, duymuyorlar, konuşmuyorlar. Çünkü bilirler ki, bu kitap açıldığında sahte kahramanlıklar, suni liderlikler yerle bir olacak. Bu kitap, gerçeği yüzünüze çarpar: Haydar Baş gerçeğini, hakikat gerçeğini" dedi.

SESSİZLİĞE KARŞI HAKİKAT ÇAĞRISI

Karaca, kitabın Haydar Baş'ın vasiyeti olduğunu bir kez daha hatırlatarak, "Onun hayatının, mücadelesinin, hakikat aşkının yazıya dökülmüş hâlidir" dedi. Buna rağmen bazı dost görünenlerin bile esere mesafeli durduğunu ve görmezden geldiğini söyleyen Karaca, "Affedilir mi bu? Bir insan ömrünü hakikate adayacak, ömrünü millete verecek, ama ardından gelenler susacak, görmezden gelecek… Olacak şey mi bu?" diye sitem etti.

Sessizliğin sonsuza dek sürmeyeceğini vurgulayan Karaca, "Hakikat bir gün mutlaka kendi yolunu bulur. Bu kitabı okuyan her insanın içinde bir kıvılcım yanacak. O kıvılcım büyüyüp bir gün milleti saracak" diyerek inancını dile getirdi.

BİR DİRİLİŞ ÇAĞRISI: "AYAĞA KALK TÜRK MİLLETİ"

Programın sonunda Yusuf Karaca, kitabın yalnızca bir biyografi değil, dünü, bugünü ve yarını anlatan bir diriliş çağrısı olduğunu belirtti. "Bu sessizlik sonsuza dek sürmeyecek. Hakikate Adanmış Hayat, bir milletin yeniden diriliş çağrısıdır" diyerek herkesi bu eseri okumaya, okutmaya ve evlerinin en değerli köşesine koymaya davet etti.

Karaca'nın ifadesiyle bu kitap, her insanın kendi hayatını, geçmişini, bugününü ve geleceğini görmesini sağlıyor. Ve o satırların içinde herkes şu sesi duyuyor: "Ayağa kalk Türk milleti!"

İrfan Aydın, yalnızca bir kitabın tanıtımı değil; Türkiye'nin karanlık günlerinde aydınlığa çıkan yolun, hakikate adanmış bir hayatın ve fikir mirasının hatırlatılması oldu. "Hakikate Adanmış Hayat" kitabı, Prof. Dr. Haydar Baş'ın vasiyetini taşıyan, bir milletin hafızasını diri tutan ve gelecek nesillere yol gösteren bir başucu kitabı olarak bir kez daha gündeme taşındı. Haber-Muharrem DEĞİRMEN / 3. GÖZ HRA

 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.