HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 03 EKİM 2025, CUMA

Tırpan Filminin Orhangazi’de çekildiğini biliyor muydunuz?

25.09.2025 10:14
Tırpan Filminin Orhangazi’de çekildiğini biliyor muydunuz?
Tırpan Filminin Orhangazi’de çekildiğini biliyor muydunuz?
Orhangazi'nin doğal platolarında, Yeşil Bursa'nın bereketli topraklarında bir dönem sinema tarihine damga vuran bir film sessiz sedasız çekildi: "Tırpan".

1987 yapımı bu dram yüklü film, usta yönetmen Yavuz Yalınkılıç'ın kamerasından seyirciyle buluştu. Oyuncu kadrosunda Sümer Tilmaç, Ünal Gürel, Sırrı Elitaş, Nevin Buket ve özellikle halk müziğinin güçlü sesi Belkıs Akkale gibi isimlerin yer aldığı film, yalnızca bir göç hikayesini anlatmakla kalmadı, aynı zamanda Orhangazi'nin tarihine sinema ile işlenmiş eşsiz bir not düştü.

Film Orhangazi'de Hayat Buldu


Film boyunca pek çok sahne Orhangazi merkezde ve civar köylerde çekildi. Bölgenin bozkırı, zeytinlikleri ve yol kenarındaki sahneleriyle adeta başrolü doğa üstlendi. O dönem film ekibinin konaklamaları, halkla iç içe geçen çekim süreci ve özellikle Ayşe Bacı'nın (Belkıs Akkale) oynadığı sahnelerde kullanılan Orhangazi yolları bugün hâlâ bazı yerel halkın hafızasında taze.

Hikâye: Gurbete Gidenlerin Sessiz Çığlığı


Film, geçim derdine düşen Mehmet ve karısı Ayşe'nin başka bir köye çalışmaya gitmesiyle başlıyor. Ancak uzun süre iş bulamazlar. Köyün muhtarının yardım teklifi üzerine Mehmet, gurbetçi Veli ile birlikte köfteci dükkânı açar. Başlarda başarılı olan bu girişim, rakiplerin kıskançlığıyla sarsılır. İşte o rekabet, hikâyenin hem trajik hem de komik yanlarını gözler önüne serer.

Ayran Sahnesi: Ayşe Bacı'nın Tırpanı


Filmin unutulmaz sahnelerinden biri ise Ayşe Bacı'nın yoldan geçen arabalara ayran ikram etmesiyle başlar. Bu sahne Orhangazi'nin ana yollarından birinde çekildi. Yoğun bir müşteri ilgisi gören Ayşe Bacı, Almancı Şevki'yle (İhsan Baysal) büyük bir rekabete girer. Öyle ki, Şevki'nin adamları Ayşe Bacı'nın dinlenme tesisini basar. Ancak Bacı, tırpanını kaptığı gibi gelir. Köylünün de desteğiyle Şevki'yi geri püskürtür. Sonunda Şevki, Bacı'ya ortaklık teklif eder ve kendi elleriyle indirdiği tabelayı yerine takar. Bu sahne, hem güldürür hem düşündürür.

Çekimlerin Kalbi: Gürle Köyü ve Yol Kenarı


Filmin büyük bir bölümü, Orhangazi'nin Gürle Köyü ve çevresinde çekildi. Bugün Hatırlı Petrol'ün bulunduğu alan, aynı zamanda filmin en ikonik sahnelerinin geçtiği yerlerden biri. Özellikle Gürle Köyü altındaki yol kenarı, filmde Ayşe Bacı'nın "Bacının Yeri" adını verdiği küçük lokantayı kurduğu, ayran sahnesiyle hafızalara kazınan mekân oldu. Bugün o bölgede seyahat eden ya da yol kenarında duran birçok kişi, "İşte burada çekilmişti!" diyerek bu sahneleri tekrar yaşatıyor.

O yıllarda henüz şehirleşmenin bu kadar baskın olmadığı Gürle Köyü ve çevresi, doğal platoları, yol kenarındaki tarla geçitleri ve köy yaşantısıyla film için adeta biçilmiş kaftandı. Ayşe Bacı'nın (Belkıs Akkale) yoldan geçen araçların önüne atlayarak ayran ikram ettiği sahneler, işte tam da bu Gürle altı yol kenarında çekildi. Ayran ikramı, kısa sürede müşteri çekince, Almancı Şevki'nin (İhsan Baysal) tepkisini çeker ve rekabet kızışır. Bu, hem dramatik hem de yer yer komik sahnelerle filmde işlenir.

Bacının Yeri: Sadece Filmde Değil, Hafızalarda Bir Mekân


Ayşe Bacı'nın yol kenarında kurduğu küçük lokanta, "Bacının Yeri", filmden sonra bir süre halk arasında gerçek bir işletmeymiş gibi anıldı. Çünkü birçok Orhangazili, o sahnelerde figüran olarak yer aldı. O dönemde çekim ekibi, halktan destek alarak bu sahneleri daha gerçekçi hale getirdi. Özellikle bölgedeki çocuklar, köylüler, çevre köylerden gelen meraklılar bu filmde yer aldı. Bugün dahi Orhangazi'de yaşayan pek çok kişi, "Filmde ben de vardım", "O sahnede dayım oynuyordu" diyerek o günleri gururla anlatıyor.

Film, Orhangazi'nin Sosyal Hafızasında Yaşamaya Devam Ediyor


Sadece bir sinema eseri değil, aynı zamanda Orhangazi'nin 1980'li yıllardaki sosyal yaşamına, kırsal düzenine ve dayanışmasına dair de bir belge niteliğinde olan Tırpan, yıllar geçse de bölge halkı tarafından unutulmadı. Belkıs Akkale'nin halk müziği ile bezediği sahneler, Sümer Tilmaç ve Ünal Gürel'in ustalıklı oyunculukları ile harmanlandı ve ortaya güçlü bir Anadolu hikâyesi çıktı.

Orhangazi'de, özellikle çekimlerin yapıldığı bölgelerde yaşayan yaşlılar hâlâ o dönemi anlatıyor. "Kamerayı ilk kez o gün gördük", "Çay servisi yapmıştım", "Lokanta sahnesi tam bizim zeytinliğin önünde çekildi" gibi sözlerle film, adeta bölge halkının ortak anı defterine yazılmış durumda.

Orhangazi'nin Sunduğu Sinema Dokusuna Dair


"Tırpan", belki gişe rekorları kırmadı ama Anadolu insanının dramını, gurbetin sancısını ve kadın direnişini beyaz perdeye taşıdı. Ve bunu yaparken Orhangazi'nin doğasını, sosyal yapısını, yol kenarı işletmelerini, köy düzenini ve halkın dayanışmasını arka fon olarak kullandı. Belkıs Akkale'nin türküleriyle bütünleşen görüntüler, Orhangazi'nin sinematografik zenginliğini de gözler önüne serdi.

Fakir Baykurt'un Kaleminden Beyaz Perdeye


Film, edebiyatımızın önemli isimlerinden Fakir Baykurt'un aynı adlı romanından uyarlandı. Baykurt'un eserinde, modern hayatın sıkıcılığından bunalıp her şeyi geride bırakan bir adamın, ailesiyle beraber köye dönüşü anlatılıyor. Arabasını günlerce sürdükten sonra bir çiftlik evine sığınan karakterin, miras kalan tarlalara sahip çıkması ve bir tırpanla başlayan değişim, Anadolu'daki dönüşümün de sembolü oluyor.

Baykurt'un romanı, Türkiye'nin son 50 yılına Ankara'nın bir köyünden bakıyor. Film ise bu bakışı Orhangazi'nin gözünden veriyor.

Unutulmuş Bir Miras


Bugün belki çok az kişi "Tırpan" filminin Orhangazi'de çekildiğini biliyor. Oysa bu film, hem edebiyat hem de sinema açısından bölgeye önemli bir kültürel miras bırakmıştır. Orhangazi'de çekilen sahneler, bugün birer belge niteliğindedir. Yol kenarındaki sahneler, köy meydanındaki çekimler ve Belkıs Akkale'nin türkülerle süslediği anlar birer arşiv değeri taşımaktadır.

Kültürel Değerin Hatırlanması Gerekiyor


Yerel yönetimlerin, kültür müdürlüklerinin ve sinema derneklerinin bu filmi yeniden gündeme getirmesi, Orhangazi'nin sinema tarihindeki bu özel yerini gün yüzüne çıkarması bekleniyor. Tırpan gibi yerel kökleri olan, halkı anlatan filmler, kent belleğinin bir parçası olarak değerlendirilmelidir.

Tırpan, sadece bir film değil; bir bölgenin ruhunu yansıtan, Anadolu gerçeğini gösteren, kadının gücünü anlatan bir sinema eseri olarak yeniden hatırlanmayı fazlasıyla hak ediyor. Haber-Muharrem DEĞİRMEN / 3. GÖZ HRA

 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.