HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 07 EKİM 2025, SALI

Selahattin Demirtaş Terörist Değil, Ak Saçlı Bilge Siyasidir

06.10.2025 15:44
Selahattin Demirtaş Terörist Değil, Ak Saçlı Bilge Siyasidir
Selahattin Demirtaş Terörist Değil, Ak Saçlı Bilge Siyasidir
Siyasette her şeyin birbirine karıştığı, doğru ile yanlışın iç içe geçtiği bu günlerde biz de sözümüzü net ve öz söyleyelim. Selahattin Demirtaş terörist değil, halkın sevdiği ak saçlı bilge bir siyasetçidir. Bu yazı nedeniyle bizi taşlamak isteyenler olabilir. Lakin hayatımın hiçbir safhasında bildiğim doğruları eğip bükmeden söyleyip yazmaya özen gösterdim. Aşık Yunus'un "Bu sözü eğri büğrü söyleme, seni sigaya çeken bir Molla Kasım gelir" deyişi, benim için her zaman rehber olmuştur.

Gelelim sözün özüne. Toplumsal barış süreci adı altında yürütülen çalışmalar kapsamında terörist başı Öcalan bile Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne davet edilmişken, 8 yılı aşkın süredir tutuklu, sevenlerine göre tutsak olan HDP eski genel başkanı Selahattin Demirtaş'ın hukuk normlarına göre çoktan salıverilmesi gerekir. Bu kadar uzun tutukluluk süresi artık kamu vicdanını derinden yaralamaktadır. Her şeyden evvel, Yüce Türk Milleti adına karar vermek zorunda olan Türk yargısı şunu bilmelidir ki, hangi karar çıkarsa çıksın milletin çoğunluğunun kanaati nettir: Selahattin Demirtaş terörist değildir.

Ankara'dan batıya kadar şehir merkezlerine asılan "Selahattin Demirtaş teröristtir" afişlerini asmak zorunda kalan gençlerin bile onun terörist olmadığına inandığı bir ülkede, bu yargılamanın meşruiyeti tartışmalıdır. Eğer Demirtaş terörist değilse ki değildir, öyleyse neden 8 yıldır zindandadır? Madem ki hüküm Türk Milleti adına veriliyor, o halde hükmü millete sormak gerekir. Anket yapılsa ve halka "Demirtaş neden hâlâ tutuklu?" denilse, alınacak yanıt büyük oranda "Seni başkan yaptırmayacağız dediği için" olurdu.

Aslında meselenin özü bu sözdedir. "Seni başkan yaptırmayacağız" ifadesi, bir kehanet değil, bir siyasal duruştur. Demirtaş kimine göre kehanet ehli bir siyasetçi, kimine göre öngörü sahibi bir bilge liderdir. Türk siyaseti ve geleceğe dair birçok söylemi zamanla doğru çıkan Selahattin Demirtaş'tan korkmalarının nedeni, onun toplumsal nabzı en iyi okuyanlardan biri olmasıdır. Oysa korkulacak bir tarafı yoktur; eğer gerçekten "müneccim" olsaydı, o çok konuşulan sözü gerçekleşir ve bugün ülkenin siyasal dengesi başka türlü olurdu. Fakat tam aksine, o sözün ardından "adam bal gibi de başkan oldu."

Peki Demirtaş neden siyaset dışına itilmek isteniyor? Cevap aslında çok açıktır. Çünkü Demirtaş öngörülü, barışçı, zeki, kararlı, sabırlı ve affedici bir liderdir. Bilge kişiliği, hitabet gücü, donanımı, dünyevi hırslarının olmayışı ve toplumun her kesimiyle barışık düşünce yapısıyla son dönem Türk siyasetinde özlemle aranan lider profilini temsil etmektedir. Bu nedenle HDP'nin sınırlı siyaset alanına sıkışmış olmasına rağmen Türk siyasi tarihine adını lider olarak yazdırmayı başarmıştır.

Seçim dönemlerinde bir kesim onu terörist ilan etmeye çalışırken, aynı dönemde bazı iktidar temsilcilerinin "Demirtaş İmralı'ya bile uymuyor" şeklindeki açıklamaları, Türkiye'deki siyaset anlayışının çelişkisini açıkça gözler önüne sermiştir. Bir siyasetçiyi bir yandan terör örgütüyle ilişkilendirip, diğer yandan terörist başının sözlerine itaat etmemesini eleştirmek tam bir tutarsızlıktır. Dahası, terörist başının mektubundan medet umanlar milli iradeden, cumhuriyet değerlerinden ve halkın vicdanından uzaklaşmışlardır.

Bu kadar karmaşa ancak bizim ülkemizde yaşanabilirdi. Fakat artık şu açıkça görülmelidir ki ne DEM Parti ne de Türk siyaseti Selahattin Demirtaş'sız yol alamaz. Onun yokluğu, siyasetin bir kanadında daima eksiklik yaratacaktır. Toplumsal barış için önemli adımlar atılmışken, bilge bir devlet adamı olan Devlet Bahçeli'nin bile zamanında Demirtaş'ın hakkını teslim eden açıklamalar yapmış olması, aslında bu meselenin çoktan olgunlaştığını gösterir.

Buna rağmen infaz düzenlemeleri konuşulurken hâlâ Demirtaş ismi üzerinden kin güdenlerin, toplumsal barıştan yana olmadıkları açıktır. Çünkü bu topraklarda ayakları Anadolu yaylasına değen, halkın diliyle konuşan siyasetçiler hiçbir zaman rahat bırakılmamıştır. Selahattin Demirtaş ve onun gibi halkla bütünleşen isimler hedef alınmaktadır.

Kim ne yaparsa yapsın, Abdullah Öcalan'ı ne kadar "şirin" göstermeye çalışırsa çalışsın millet ve tarih kararını vermiştir; hiçbir irade bunu değiştiremez. Aynı şekilde, Selahattin Demirtaş hakkında ne kadar karalama kampanyası yürütülürse yürütülsün beyhudedir. Demirtaş'ın halk nezdindeki itibarını ancak kendi duruşu yükseltir ya da düşürür. "Allah ömür verirse yatarız" diyen bir halk adamının sözünden ceza çıkarmak ise hukuk değil, kin güdümüdür.

Hiçbir zaman devletini ve milletini hedef alan bir dil kullanmamış olan Selahattin Demirtaş hakkındaki bu düşünceler, 1982 Anayasası'nın düşünce ve kanaat özgürlüğü maddesi kapsamında ifade edilmiştir. Yeni bir sivil anayasa hazırlanırken bu özgürlüğün de korunması gerektiğini hatırlatmak isteriz.

Sonuç olarak, terörle ve şiddetle hiçbir ilgisi olmayan, bilgelik çizgisinde yürüyen Selahattin Demirtaş bugün artık "ak saçlı bilge bir siyasetçi"dir. Tez zamanda halkıyla buluşması ve yeniden toplumsal barış sürecine katkı sunması bu ülke için en hayırlısı olacaktır.

Üçüncü Göz Siyasi Yorum

İrfan Aydın

 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.