HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 29 TEMMUZ 2025, SALI

Nilüfer Antika Pazarı ve Orhangazi’nin Potansiyeli

29.07.2025 00:00
Merhabalar değerli okurlarım. Bu haftaki konumuz, geçtiğimiz hafta çok değerli abim Muharrem Değirmen ile yapmış olduğumuz bir gezide gördüğüm pazar modeli olacak.

Nedir bu pazar modeli?

Her ayın 3. Pazar günleri Nilüfer Kapalı Pazar Yerinde kurulan Antika Pazarı'na gidelim dedik Muharrem abimle. Bu pazar, sıradan bir alışveriş yeri olmaktan çok daha fazlası; adeta geçmişe açılan bir kapı, anıların ve tarihin bir arada yaşandığı büyülü bir mekân. Hem rahmetli Kadriye annemizin tedavi sürecindeki moral bozukluğunun biraz dışına çıkmak, hem de yılların biriktirdiği, yaşanmışlık dolu eşyaların arasında biraz kendimizi kaybetmek istedik. Çünkü bazen insanın ruhu, sadece yeni şeylere değil, eskiye dokunmaya da ihtiyaç duyar.


Keza öyle de oldu. İlk adımımızı attığımız andan itibaren zamanın nasıl geçtiğini unuttuk. Pazar o kadar geniş ve zengin ki, içinde kaybolmak işten değil. Tam sayamadım fakat Muharrem abi herhalde 100'ün üzerinde kaset, 10-15 kitap, bir de gerçekten dikkat çeken, şıkır şıkır bir teyp çalar aldı. Kendisinin koleksiyonuna yeni bir nefes, geçmişe dair bir başka köprü ekledi diyebilirim. Ben ise kızıma özel bir hediye almak istedim; ona güzel bir porselen bebek, birkaç nostaljik kaset ve birkaç tane de incili takı seçtim. Bu parçalar sadece birer eşya değil, aynı zamanda anılar, duygular ve tarih taşıyorlar.

Pazarın büyüklüğünü ve çeşitliliğini düşünün; biz neredeyse 6 saat hiç durmadan gezdik. Her köşede ayrı bir hikaye, her tezgahta bambaşka bir dünya vardı. Böyle bir pazar, insanın içindeki keşfetme heyecanını tetikliyor, geçmişe ait detayları bulmak için sabırsızlandırıyor. Burada dolaşırken bir yandan geçmişin derinliklerine yolculuk yapıyor, bir yandan da insanlarla sohbet ederek onların hikayelerini dinliyorsunuz. Klasik bir söylemi vardır insanların; "Nereye gitsem Orhangazili ile karşılaşıyorum." İşte biz de burada İlhan Erden abimiz ile karşılaştık. Kendisinin çok güzel ve özenle hazırlanmış bir tezgahı var. Orada sadece eşyalar değil, aynı zamanda sohbetin ve dostluğun da tadı vardı. Açıkçası biz de nasibimizi aldık.

Orhangazi'nin yürüyen arşivcisi, koleksiyoncusu, tarihçi, gazeteci ve yazar olarak tanıdığımız Muharrem Değirmen, ilçemizin kültürel hafızasının en önemli taşlarından biridir. Onun birikimi, azmi ve tutkusu sayesinde, Orhangazi'nin tarihi sadece kitaplarda kalmıyor, yaşatılıyor ve geleceğe taşınıyor. Muharrem abi için bu pazar gezisi, sıradan bir alışveriş turundan çok daha fazlasıdır. Çünkü o, her objede, her kasette, her belgede bir hikaye, bir hayat, bir zaman dilimi görür.

Bu gezide, kaybolmaya yüz tutmuş anıların, unutulmuş tarihi objelerin ve geçmişin silikleşen izlerinin yeniden canlanması söz konusudur. Muharrem abi, Orhangazi'nin tarihine ve kültürüne olan bağlılığıyla tanınır; her zaman bu değerlere sahip çıkmanın ve onları yaşatmanın önemini vurgular. Ona göre bu tür antika pazarları, sadece ekonomik bir etkinlik değil, aynı zamanda birer yaşam ve tarih kutusudur. Bu kutular sayesinde kaybolan zaman parçaları gün yüzüne çıkar, yeni nesillere aktarılır.

Dahası, Muharrem abi bu pazarlarda karşılaştığı her obje ve belgeyi, ilçemizin geçmişini daha iyi anlamak için bir anahtar olarak görür. Onun tarih tutkusuyla, Orhangazi'nin zengin kültürel mirası daha görünür hale gelir. Bu yüzden böylesi geziler, onun için bir görev ve aynı zamanda büyük bir keyiftir.

Pazar yerinde bazı fotoğraflar çektim, sizlerin de gördüğü gibi Orhangazi Pazar Yeri'nden yapı olarak eksiği vardır, fazlası yoktur. Yahu bazen gerçekten anlamakta zorluk çekiyorum. Gezerken haliyle esnafla konuşuyoruz. Birçok antika esnafının Nilüfer ile alakası yok; Balıkesir, İstanbul, Kütahya... Neredeyse esnafın tamamı Nilüfer dışından gelen insanlar. Müşterilerde ise bu oran en az yarısı dışarıdan gelen insan. Yani Nilüfer ile Orhangazi'nin potansiyeli aynı değil diyecek vatandaşlar için söylüyorum. Zaten antika pazarının satıcısı da alıcısı da bu olayı takip edip dışarıdan gezmeye gelen insanlar.

Muharrem abi gibi bir tarihçi ve koleksiyoncunun gözünden baktığımızda, Orhangazi'de böyle bir antika pazarının eksikliği daha çok hissediliyor. Çünkü onun yıllardır sürdürdüğü çalışmalar ve biriktirdiği bilgiler, ilçemizin geçmişine dair pek çok bilinmeyeni açığa çıkarıyor. Orhangazi'nin kendi pazarında böyle bir organizasyonun kurulması, hem tarihimize sahip çıkmak hem de ekonomiye canlılık katmak açısından çok değerli olur. Köylerimizden çıkacak antik belgeler, eski evraklar, eşyalar Orhangazi'nin hafızasına büyük katkılar sağlar. Çoğu araştırmacı yazarın aradığı ama bulamadığı kaynaklar, böyle pazarlarda gün yüzüne çıkabilir.

Fenamı olur; ayda bir gün, her ayın 2. Pazar günü de Orhangazi'de böyle bir antika pazarı kurulsa? Düşünün ki, ilçemiz hem finansal anlamda canlanacak, hem de tarihi ve kültürel birikimimiz yeniden gün yüzüne çıkacak. Köylerimizden, evlerimizden çıkacak eski belgeler, kıymetli eşyalar, unutulmaya yüz tutmuş anılar Orhangazi'nin hafızasına değerli katkılar sağlayacak. Bu, sadece ticari bir etkinlik değil, aynı zamanda bir kültür ve tarih şöleni olur.

Birçok araştırmacı ve yazarın arayıp bulamadığı tarihi evraklar, eski fotoğraflar ve belgeler burada ortaya çıkabilir; bu da ilçemizin geçmişini daha iyi anlamamıza, gelecek nesillere aktarmamıza yardımcı olur. Ayrıca bu pazar, bölge ekonomisine de canlılık getirir, hem esnaf hem koleksiyoncular için yeni fırsatlar yaratır.

Naçizane tavsiye bizden; yapmak ya da yapmamak artık tamamen Belediyemizin insiyatifinde. Umarım bu fikir yetkililerimiz tarafından değerlendirilir ve Orhangazi, bu tür kültürel etkinliklerle anılmaya başlar.

Ben şahsen bayağıdır bu kadar keyifli, anlamlı ve dolu dolu vakit geçirmemiştim. Bu deneyimi mümkün kılan ve bana eşlik eden sevgili Muharrem abime de ayrıca teşekkür ediyorum. Onun sayesinde sadece bir pazar gezisi değil, geçmişe dokunan, tarihle buluşan özel bir yolculuk yaşadım.

Başsağlığı ve Taziye Mesajı

Aynı zamanda, rahmeti Rahman'a kavuşan çok değerli, Atatürk aşığı Kadriye annemiz için de derin bir üzüntü içerisindeyiz. Kadriye Teyze, hayatı boyunca sevgi, saygı ve iyilikle örülü bir yol izledi. O, çevresine sadece ailesi için değil, tanıyan herkes için ilham oldu. Hepimizin kalbinde ayrı bir yeri vardı.

Onun yokluğunu derinden hissediyoruz. Kadriye Teyze'nin vefatı, bizlere hayatın ne denli kırılgan olduğunu bir kez daha hatırlattı. Tedavi sürecinde gösterdiği sabır ve metanet, ona duyduğumuz hayranlığı daha da artırdı. Gittiği yerde huzur ve rahmet içinde olmasını diliyoruz.

Bu zor zamanlarda ailesine, yakınlarına ve sevenlerine sabır diliyor, yüce Rabbimden onlara güç vermesini niyaz ediyorum. Kadriye Teyze'nin anısı, yaşattığı güzel değerler ve hatıraları daima bizimle yaşayacak. Mekanı cennet, makamı Ali olsun.

 
Emin ÇİFTÇİ / ANALİZ / diğer yazıları
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.