HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 01 KASIM 2025, CUMARTESİ

Çelik bilekler ilgi bekliyor

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün "Bir Türk dünyaya bedeldir" sözünü ispatlarcasına fırsat verildiğinde harikalar yaratan gençlerimiz her alanda başarıdan başarıya koşuyorlar. Her alandaki spor dallarında olduğu gibi ilmi konularda da fırsat verildiğinde gençlerimizin önüne kimsenin duramayacağı bir hakikattir
03.06.2015 00:00
Çelik bilekler ilgi bekliyor
Çelik bilekler ilgi bekliyor
İşte size çelik bilek bir Türk Genci. Yalova Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencilerinden Ahmet Çimen, bir buçuk yıllık çalışmanın sonunda 60 kiloda Türkiye Gençler Sağ Kol birincisi ve de sol kol ikincisi olarak ülkemizi Bulgaristan'da yapılacak olan Avrupa Şampiyonasında temsil hakkını kazandı. Kendisini çalıştıran hocası Engin Terzi'ye çok şey borçlu olduğunu ve de hedefinde dünya şampiyonluğu olduğunu belirten Ahmet Çimen, Türk gençliğinin engel tanımayacağına vurgu yaptı. ASEF Başkanı Şemsettin Gürtekin ve de öğretmeni Yavuz Irmak ile başarı sevincini paylaşan Şampiyon Çimen, birinci olanların yurt dışı masraflarının milli takım tarafından karşılandığını fakat ikinci ve üçüncü olanların bu tür şampiyonalara katılmakta mali yönden zorlandıklarını belirtti. Bileği bükülmez genç şampiyonumuza bizler de başarılar diliyoruz. Özel Haber: İrfan Aydın /3. Göz HRA

 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
Bir ülkenin gerçek yüzü, sokaklarındaki düzenle, meydanlarındaki bayraklarla değil; en savunmasız insanlarına nasıl davrandığıyla ölçülür. Bugün bu ülkede, Aydın Söke Açık Cezaevi’nde, sessizce tükenen bir hayat var: Öztürk K. Öztürk K. %75 engelli. Talesemi majör hastası, aynı zamanda tip 1 diyabetli. Yani yaşamı boyunca düzenli kan nakline, insüline ve hijyenik ortama ihtiyaç duyan bir insan. Yürüyerek girdiği cezaevinde bugün artık yatalak hale gelmiş durumda. Kendi ihtiyaçlarını karşılayamıyor, yürüyemiyor, elleri titriyor, bilinci kimi zaman gidip geliyor. Ve o hâlâ orada, duvarların arkasında “infaz” adı altında yaşam mücadelesi veriyor. Cezalandırmak, bir toplumu düzen içinde tutmanın aracıdır, denir. Ama insan onurunu korumayan bir ceza, artık adaletin değil, intikamın alanına girer. Bugün Türkiye’de, “hasta mahpuslar” başlığı altında yüzlerce insan, fiilen ölüm cezasına mahkûm edilmiş durumda. Her rapor “cezaevinde kalamaz” dese de, her dilekçe “uygun değildir” gerekçesiyle geri dönüyor. Peki, neye uygun değildir? Bir insanın yaşamasına mı? Bir devletin vicdanına mı? Öztürk K.’nin kardeşi, “Yürüyerek girdi, şimdi nefes bile alamıyor. Kimse duymuyor” diyor. Oysa devlet, her yurttaşının yaşam hakkını korumakla yükümlüdür — suçlu ya da suçsuz fark etmeksizin. Çünkü yaşam hakkı, hiçbir mahkemenin elinden alamayacağı bir haktır. Cezaevleri, yalnızca demir parmaklıkların ardındaki suçluların değil, dışarıdaki toplumun da aynasıdır. O aynada ne görüyoruz? Gözünü kapatmış bir sistem mi, yoksa el uzatmaya cesaret eden bir toplum mu? Bir devletin adaleti, güçlüye değil, güçsüze gösterdiği şefkatle ölçülür. Öztürk K.’nin durumu bir istisna değil, bir gösterge. Bir ülkenin sağlık sistemi, hukuk düzeni ve vicdanı burada kesişiyor. Ve biz, üçü arasında sıkışmış bir insanın her geçen gün eriyişini izliyoruz. Bu bir siyaset meselesi değil. Bu, insanlık meselesi. Bir insanın yaşamasına yardım etmek, bir partinin, bir ideolojinin, bir grubun meselesi değildir. Bu, hepimizin ortak sorumluluğudur. Yetkililere sesleniyorum: Adalet Bakanlığı’na, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’ne, İnsan Hakları Kurumları’na… Bu bir “dosya” değil, bir hayat. Ve o hayat, gün be gün elimizden kayıyor. Bir insanın ölüme terk edilmesi, hukukun değil, sessizliğin eseridir. Ve biz sustukça, adalet bir kelimeden ibaret kalır. Bir mahkûmun yatağında öylece çürüyüp gitmesi, hepimize dokunmalı. Çünkü bir gün, adaletin terazisi yeniden kurulacak. O gün geldiğinde, belki de en çok şunu sorgulayacağız: “Biz sustuğumuzda kim ölmüştü?”
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.