HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 02 KASIM 2025, PAZAR

Hakan Çalhanoğlu: Ibrahimovic bana 'etkili şutların var, korkma vur' diyor

Son dönemde Milan'da gösterdiği yüksek performansla kendinden söz ettiren Hakan Çalhanoğlu önemli açıklamalarda bulundu.

08.08.2020 00:00
Hakan Çalhanoğlu: Ibrahimovic bana 'etkili şutların var, korkma vur' diyor
Hakan Çalhanoğlu: Ibrahimovic bana 'etkili şutların var, korkma vur' diyor

Serie A ekiplerinden Milan'da forma giyen ve pandemi sonrası gösterdiği performansla övgüleri toplayan A Milli futbolcu Hakan Çalhanoğlu, gündeme dair birçok açıklamada bulundu.



Milliyet'ten Bilal Meşe'ye konuşan Çalhanoğlu, takım arkadaşı Zlatan Ibrahimovic'e övgüler yağdırırdı:



"Her yönüyle örnek bir profildir. Çok kupalar kaldırdı, böylesi tecrübeli bir oyuncu ile oynamak benim için şereftir. Saha içinde çok iyi anlaşıyoruz, o benim oyun stilimi, ben de onun oyun stilini iyi biliyorum. İkimiz birbirimizi çok iyi tamamlıyoruz. Sahada ne yapacağımızı iyi biliyoruz. O beni arıyor, ben de saha içinde onu arıyorum. Bu özelliklerimiz takımın başarısına büyük katkı sağlıyor."



"Onun hırsı, profesyonelliği inanılmaz. Kendisine çok iyi bakıyor, takıma yardım ediyor, gençlere destek veriyor. Tabi ki bizler de ondan çok şeyler öğreniyoruz. Örnek bir adam... Pozisyon geldiği zaman vur, çok etkili şutların var, korkma' gibi... Artı, paslarımı çok beğeniyor, savunmaya yardım ettiğimi de biliyor."



"Pioli bana hareket özgürlüğü verdi"



26 yaşındaki oyuncu, Milan Teknik Direktörü Stefano Pioli hakkında da görüşlerini dile getirdi:



"Pioli'nin bana verdiği özgüven her şeye bedel... Tabii bire bir sohbetlerimiz oluyor. Futbolun yanı sıra özel hayatımızla da yakından ilgileniyor. Özgüven sadece futbolda değil, hayatın her yönünde çok önemlidir. Hocamız bu anlamda bana müthiş bir özgüven aşıladı, bunun da karşılığını sahada ispatladım. Hocamız rahat olmamı sağladı. Bana hareket özgürlüğü verdi. En önemli yanı ise futbolcularla fikir alışverişinde bulunmasıdır. Her oyuncunun ne düşündüğünü bilmek istiyor, çok haklı da. Paylaşımcı bir teknik direktör sahibiz. Beni merkezde oynatıyor, ben de oyunu açma adına her şeyi yapıyorum, yaptığıma da inanıyorum."



"EURO 2020 Elemelerinde müthiş bir hava yakalamıştık"



Milli futbolcu, salgın nedeniyle ertelenen EURO 2020 hakkında ise, "Ertelenmesi hem avantaj, hem de dezavantaj oldu açıkçası. Avantajımız; sakat arkadaşlarımız vardı, onlar düzeldi, 2021'de aramızda olacaklar. Bundan da çok mutluyum. Dezavantaja gelince, 'keşke oynasaydık' diye içimden geçirdim hep. Turnuva süresince müthiş bir hava yakalamıştık. İstim üzerindeydik, iştahlıydık, istekliydik. O havayla finallerde büyük başarılara yürürdük" ifadelerini kullandı.



"Galatasaraylı olduğumu herkes biliyor"



Kariyerinin ilerleyen dönemlerinde Türkiye'de de forma giyebileceğini belirten Hakan Çalhanoğlu, sözlerini şu şekilde noktaladı:



"İlerde Türkiye neden olmasın? Galatasaraylı olduğumu herkes biliyor, bunu söylemekte hiçbir sakınca görmüyorum. Ama Avrupa'da büyük hedeflerim var, onları yakalamak istiyorum. Avrupa'da büyük takımlara transfer olmak istiyorum. Bu büyük hedeflerime Avrupa'da ulaşacağıma inanıyorum. Bunun için durmadan çalışacağım, asla yılmayacağım, başaracağım."



Kaynak : Maçkolik

 


Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
Bir ülkenin gerçek yüzü, sokaklarındaki düzenle, meydanlarındaki bayraklarla değil; en savunmasız insanlarına nasıl davrandığıyla ölçülür. Bugün bu ülkede, Aydın Söke Açık Cezaevi’nde, sessizce tükenen bir hayat var: Öztürk K. Öztürk K. %75 engelli. Talesemi majör hastası, aynı zamanda tip 1 diyabetli. Yani yaşamı boyunca düzenli kan nakline, insüline ve hijyenik ortama ihtiyaç duyan bir insan. Yürüyerek girdiği cezaevinde bugün artık yatalak hale gelmiş durumda. Kendi ihtiyaçlarını karşılayamıyor, yürüyemiyor, elleri titriyor, bilinci kimi zaman gidip geliyor. Ve o hâlâ orada, duvarların arkasında “infaz” adı altında yaşam mücadelesi veriyor. Cezalandırmak, bir toplumu düzen içinde tutmanın aracıdır, denir. Ama insan onurunu korumayan bir ceza, artık adaletin değil, intikamın alanına girer. Bugün Türkiye’de, “hasta mahpuslar” başlığı altında yüzlerce insan, fiilen ölüm cezasına mahkûm edilmiş durumda. Her rapor “cezaevinde kalamaz” dese de, her dilekçe “uygun değildir” gerekçesiyle geri dönüyor. Peki, neye uygun değildir? Bir insanın yaşamasına mı? Bir devletin vicdanına mı? Öztürk K.’nin kardeşi, “Yürüyerek girdi, şimdi nefes bile alamıyor. Kimse duymuyor” diyor. Oysa devlet, her yurttaşının yaşam hakkını korumakla yükümlüdür — suçlu ya da suçsuz fark etmeksizin. Çünkü yaşam hakkı, hiçbir mahkemenin elinden alamayacağı bir haktır. Cezaevleri, yalnızca demir parmaklıkların ardındaki suçluların değil, dışarıdaki toplumun da aynasıdır. O aynada ne görüyoruz? Gözünü kapatmış bir sistem mi, yoksa el uzatmaya cesaret eden bir toplum mu? Bir devletin adaleti, güçlüye değil, güçsüze gösterdiği şefkatle ölçülür. Öztürk K.’nin durumu bir istisna değil, bir gösterge. Bir ülkenin sağlık sistemi, hukuk düzeni ve vicdanı burada kesişiyor. Ve biz, üçü arasında sıkışmış bir insanın her geçen gün eriyişini izliyoruz. Bu bir siyaset meselesi değil. Bu, insanlık meselesi. Bir insanın yaşamasına yardım etmek, bir partinin, bir ideolojinin, bir grubun meselesi değildir. Bu, hepimizin ortak sorumluluğudur. Yetkililere sesleniyorum: Adalet Bakanlığı’na, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’ne, İnsan Hakları Kurumları’na… Bu bir “dosya” değil, bir hayat. Ve o hayat, gün be gün elimizden kayıyor. Bir insanın ölüme terk edilmesi, hukukun değil, sessizliğin eseridir. Ve biz sustukça, adalet bir kelimeden ibaret kalır. Bir mahkûmun yatağında öylece çürüyüp gitmesi, hepimize dokunmalı. Çünkü bir gün, adaletin terazisi yeniden kurulacak. O gün geldiğinde, belki de en çok şunu sorgulayacağız: “Biz sustuğumuzda kim ölmüştü?”
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.