HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 31 EKİM 2025, CUMA

Murat Ağırel “Yağma” ile ilk kez Bursa’da

01.05.2023 10:49
Murat Ağırel “Yağma” ile ilk kez Bursa’da
Murat Ağırel “Yağma” ile ilk kez Bursa’da
Araştırmacı Gazeteci Yazar Murat Ağırel, 20 yıllık dönemin yağma dosyasını açtı. İçinden sadece parasal yağma değil, çürüme çıktı. Ağırel, rejimin kurumları, kadroları, bütçeleri nasıl dönüştürdüğünü, raporlara, belgelere ve derin araştırmalara dayanarak aydınlattığı VE Kırmızı Kedi Yayınevinden çıkan 5. kitabı "Yağma" ile okurlarıyla ilk kez Bursa Kitap Fuarında kitabın ilk çıktığı gün bir araya gelmiş oldu.

Ağırel'in yağma kitabında özellikle Türk Kızılay'la ilgili birçok belge ve ilk defa yayınlanan birçok konu dikkati çekerken özellikle şu başlıklar dikkati çekiyor:

• Kızılay dosyası: Çadırdan kana, ihalelerden kurban kesimlerine

• AKP'ye yakın vakıflara Kızılay üzerinden aktarılan paralar

• Sayıştay raporuna göre kaç bin çocuğumuza son kullanma tarihi geçmiş aşı yapıldı?

• 1 cm kalınlık üzerinden kaç milyar liralık asfalt yolsuzluğu yapıldı?

• Şehir hastanelerinin kamuya zararı ne kadar?

• 9 gün önce kurulan şirket, milyonluk ihaleyi nasıl alabildi?

• Boğaziçi başta, bazı üniversitelerdeki kayıp tarihi eserlerin sırrı

• Üniversitelere atamalarda hangi usulsüzlükler yapıldı?

 Binlerce kadro kimlere, hangi yollarla peşkeş çekildi?

• TÜİK'in gelir-gider tablosundaki hatanın miktarı

• Alınmayan bilgisayarlara ödenen paralar kimlere aktı?

• Kamu kurumlarına oto kiralamada yapılan büyük vurgun

• Kamu bankalarının saçtığı kredilerin öyküleri

• Hazineye kayıtlı kayıp taşınmazlar nerede?

• Bakanlığın kayıp milyarları, toplanmayan kiraları ve kamunun zararı

• Ticaret Bakanlığı'ndaki 562 milyonluk "hata"

• AKP hangi kurumları/dosyaları Sayıştay denetiminden kaçırdı?

KIZILAY'DA YAŞANANLAR!!!

Pek çok yolsuzluğun, vurgunun anlatıldığı kitapta Kızılay'a ilişkin yer alan bir dosya bu kadarda olmaz dedirtti. Kitapta yer alan bilgiye göre, Kızılay ev sahipliğinde 5-11 Kasım 2017 tarihleri arasında Antalya/Belek'te 2017 yılı uluslararası Kızılhaç ve Kızılay hareketi toplantıları gerçekleştirildi. Bu kapsamda Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu (IFRC) ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) ile 5 Ekim 2017 tarihinde mutabakat zaptı imzalandı. Toplantıya 190 ulusal dernekle birlikte yurtiçi ve yurtdışından 266 kurum ve kuruluş katıldı. 1969 yılından bu yana ilk defa ev sahipliğimizde gerçekleştirilen Uluslararası Kızılhaç Kızılay Federasyonu Genel Kurulu'nda; 2017-2020 dönemi için Federasyon Başkanlığı, Başkan Yardımcılıkları ve Yönetim Kurulu üyeliklerine ilişkin seçimler yapıldı. Kerem Kınık da 116 oy ile IFRC Avrupa Bölgesinden sorumlu Başkan Yardımcısı seçildi. Organizasyon işleri için de ZED Tanıtım adlı firma ile 15 Mayıs 2017 tarihinde sözleşme imzalandı. Ancak iş fazlalıkları çıkınca Lorbi Tanıtım adlı firmadan da ek hizmet alındı. Lüks otellerde yapılan bu toplantı içim bin 252 gece konaklama bedeli 94 bin 907 euro dahil olmak üzere 6 milyon TL, 717 bin 833 euro ve 66 bin 914 CHF (İsviçre Frangı) tutarında ödeme yapıldı. O günkü kurla bu para 9 milyon 667 bin TL.

Haber-Muharrem DEĞİRMEN / 3. GÖZ HRA



 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
Bir ülkenin gerçek yüzü, sokaklarındaki düzenle, meydanlarındaki bayraklarla değil; en savunmasız insanlarına nasıl davrandığıyla ölçülür. Bugün bu ülkede, Aydın Söke Açık Cezaevi’nde, sessizce tükenen bir hayat var: Öztürk K. Öztürk K. %75 engelli. Talesemi majör hastası, aynı zamanda tip 1 diyabetli. Yani yaşamı boyunca düzenli kan nakline, insüline ve hijyenik ortama ihtiyaç duyan bir insan. Yürüyerek girdiği cezaevinde bugün artık yatalak hale gelmiş durumda. Kendi ihtiyaçlarını karşılayamıyor, yürüyemiyor, elleri titriyor, bilinci kimi zaman gidip geliyor. Ve o hâlâ orada, duvarların arkasında “infaz” adı altında yaşam mücadelesi veriyor. Cezalandırmak, bir toplumu düzen içinde tutmanın aracıdır, denir. Ama insan onurunu korumayan bir ceza, artık adaletin değil, intikamın alanına girer. Bugün Türkiye’de, “hasta mahpuslar” başlığı altında yüzlerce insan, fiilen ölüm cezasına mahkûm edilmiş durumda. Her rapor “cezaevinde kalamaz” dese de, her dilekçe “uygun değildir” gerekçesiyle geri dönüyor. Peki, neye uygun değildir? Bir insanın yaşamasına mı? Bir devletin vicdanına mı? Öztürk K.’nin kardeşi, “Yürüyerek girdi, şimdi nefes bile alamıyor. Kimse duymuyor” diyor. Oysa devlet, her yurttaşının yaşam hakkını korumakla yükümlüdür — suçlu ya da suçsuz fark etmeksizin. Çünkü yaşam hakkı, hiçbir mahkemenin elinden alamayacağı bir haktır. Cezaevleri, yalnızca demir parmaklıkların ardındaki suçluların değil, dışarıdaki toplumun da aynasıdır. O aynada ne görüyoruz? Gözünü kapatmış bir sistem mi, yoksa el uzatmaya cesaret eden bir toplum mu? Bir devletin adaleti, güçlüye değil, güçsüze gösterdiği şefkatle ölçülür. Öztürk K.’nin durumu bir istisna değil, bir gösterge. Bir ülkenin sağlık sistemi, hukuk düzeni ve vicdanı burada kesişiyor. Ve biz, üçü arasında sıkışmış bir insanın her geçen gün eriyişini izliyoruz. Bu bir siyaset meselesi değil. Bu, insanlık meselesi. Bir insanın yaşamasına yardım etmek, bir partinin, bir ideolojinin, bir grubun meselesi değildir. Bu, hepimizin ortak sorumluluğudur. Yetkililere sesleniyorum: Adalet Bakanlığı’na, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’ne, İnsan Hakları Kurumları’na… Bu bir “dosya” değil, bir hayat. Ve o hayat, gün be gün elimizden kayıyor. Bir insanın ölüme terk edilmesi, hukukun değil, sessizliğin eseridir. Ve biz sustukça, adalet bir kelimeden ibaret kalır. Bir mahkûmun yatağında öylece çürüyüp gitmesi, hepimize dokunmalı. Çünkü bir gün, adaletin terazisi yeniden kurulacak. O gün geldiğinde, belki de en çok şunu sorgulayacağız: “Biz sustuğumuzda kim ölmüştü?”
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.