HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 25 HAZİRAN 2025, ÇARŞAMBA

Maden Ocağı Ruhsatı cenneti Orhangazi

25.06.2025 10:43
Maden Ocağı Ruhsatı cenneti Orhangazi
Maden Ocağı Ruhsatı cenneti Orhangazi
Zeytinliklerin kesilmesinin ve zeytinlik alanlarının enerji ve madencilik faaliyetlerine açılmasının önünü açan "Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"nin Meclis'te kabul edilmesi, gözleri yeniden Orhangazi'ye çevirdi. Türkiye genelinde büyük tepki çeken bu yasa değişikliği, özellikle zeytincilik ve tarıma dayalı ekonomilerin hâkim olduğu bölgelerde doğrudan tehdit olarak görülüyor. Bu iller arasında ise en dikkat çekici örneklerin başında Orhangazi geliyor. Çünkü Orhangazi, yalnızca zeytinlikleriyle değil, aynı zamanda yıllardır kontrolsüz maden faaliyetleriyle gündemde.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın verilerine göre Orhangazi genelinde bugüne kadar farklı gruplarda tam 1600 maden ruhsatı verilmiş durumda. Bu rakam, Türkiye ortalamasının çok üzerinde bir yoğunluğu işaret ediyor. Söz konusu ruhsatların önemli bir bölümü, tarım arazilerini, ormanlık alanları ve doğal sit bölgelerini kapsıyor. Her geçen yıl artan bu ruhsat sayısı, Orhangazi'yi adeta bir "maden ruhsatı cenneti"ne çevirmiş durumda. Zeytinliklerin yanı sıra meyve bahçeleri, meralar ve su kaynakları da tehdit altında. Yeni yasa ile birlikte bu alanlarda faaliyet yürütmenin önündeki yasal engeller daha da zayıfladı.

Yapılan değişiklikler, Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreçlerini esneterek riskli bölgelerdeki maden açılışlarının önünü açıyor. Bu durum, hem çevre hukuku açısından ciddi bir zaaf yaratıyor hem de kamuoyunun denetim gücünü zayıflatıyor. Özellikle rehabilite edilmeden bırakılan, doğaya onarılamaz zararlar veren taş ve maden ocaklarının sayısı Orhangazi'de her geçen gün artıyor. Sadece kırsal mahallelerde değil, kent merkezine yakın noktalarda bile yeni başvurular yapılıyor. Buna rağmen denetimlerin yetersiz kalması, bölge halkını çaresizliğe sürüklüyor.

Orhangazi'de çevreciler ve yaşam savunucuları, bu duruma karşı yıllardır mücadele veriyor. Ancak şimdi, yasal dayanakların da ortadan kalkmasıyla birlikte maden firmalarının daha rahat hareket edeceği bir dönem başlıyor. Sivil toplum kuruluşları, yerel yöneticiler ve meslek odaları tarafından yapılan uyarılar ise çoğu zaman karşılıksız kalıyor. Zeytinliklerin gölgesinde büyüyen Orhangazi, artık maden ocaklarının tozu, gürültüsü ve tehdidi altında geleceğini kaybetme riskiyle karşı karşıya. Bu süreçte atılacak adımların sadece Orhangazi'yi değil, Marmara'nın genel çevresel kaderini de belirleyeceği açıkça görülüyor.

ORHANGAZİ'DE TOPLAM 1600 RUHSAT-İZİN VERİLMİŞ

- 260 adet atık tesisi ruhsatı

- 6 adet enerji adı altında ruhsat

- 340 adet maden-mermer-bazalt-kireç-kalker gibi tesisler

- 6 adet bakır gibi kimya başlığı altında tesisler

- 10 adet sanayi başlığı altında

Orhangazi'de verilen bu ruhsatlara baktığımızda ne yazık ki çoğunda Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir' kararı verilmiştir ibaresi yer alıyor.

21 KEZ YASA DEĞİŞTİ

Bugüne kadar Maden Yasası'nda 21 kez değişiklik yaptı. Yapılan bu değişiklikler, uluslararası madencilik tekellerinin ülkede daha rahat faaliyet göstermelerinin önünü açarken, riskli alanlarda açılacak işletmeler içinse ÇED raporu alınmasını kolaylaştırdı. Çevrecilerin tüm itirazlarına rağmen, doğal yaşam alanlarında ve hatta tarım alanlarında bile madencilik yapılabilmesinin önü açıldı.

RUHSAT SAYISI PATLADI, GELİR ÇOK AZ ARTTI

Verilen maden arama ve işletme ruhsatlarının sayısında da patlama yaşandı. Örneğin ülkemiz genelinde de sadece 2021 yılında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nce 4 bin 935 adedi arama, 9 bin 781 adedi işletme ruhsatı olmak üzere toplam 14 bin 716 adet maden ruhsatı verildi.

ORHANGAZİ BÜYÜK TEHLİKE İLE KARŞI KARŞIYA

Erzincan İliç'te daha önce de havuz yıkılması oldu. Giresun Şebinkarahisar'da da havuz patlamış, kimyasallar dereye karışmıştı. Ders alınmadı. Fatsa'daki siyanürle altın ayrıştırma tesisinin çevresindeki derelerin sularını kirlettiğini biliyoruz. Başka örneklere gerek yok. Bunun sonuçlarını konuşmakta yarar var.

Orhangazi'nin nerede ise tamamı taş ocağı ve maden sahası. Ruhsatlar bir bir ortaya çıkmaya başlarken fason ve ruhsatsız olanlara kim dur diyecek Orhangazi'de?

ORHANGAZİ GÖZÜMÜZÜ ÇIKARIRCASINA KARŞIMIZDA?

Orhangazi gözümüzü çıkarırcasına karşımızda. Fındıklı, Gedelek, Nadır, Ilıpınar, Orhangazi Ovası, Gürle, İznik Gölü, Yeniköy, Üreğil, Hamzalı'da katliamlar ortada iken her geçen gün Orhangazi için tehlikeye davetiye çıkartmakta. Bölgemizde Neredeyse her ay yeni bir maden sahası ortaya çıkıyor. Maden derken bentonit, taş, mermer, bazalt, kireç ocağını saymıyoruz. Ne yazık ki Maden ve enerji şirketlerinin saldırısını, talanını kolaylaştıran yasa çalışması yine  Meclis'te. Torba Yasa kapsamında ülkenin her tarafı maden şirketlerinin kolayca at koşturduğu alanlar yapılmak isteniyor. Şu anki engelleri bir bir kaldırmak istiyorlar. O zaman Orhangazi başta olmak üzere her taraf Erzincan İliç'teki gibi yıkımlarla karşı karşıya kalacak. Bu nedenle yaşanan yıkımları, zararları önlemek için herkes elini taşın altına koyma cesareti göstermeli; suyumuza, toprağımıza, geleceğimize sahip çıkmanın onurunu yaşamalıyız. Bu yaşama sahip çıkmaktır. Şimdi soruyorum, İliç'te toprak altında kalan dokuz işçi yalnızca bir sayı mı? Bunun hesabını kimler verecek?

Muharrem DEĞİRMEN ÖZEL HABER – 3. GÖZ HRA

 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.