HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 03 EYLÜL 2025, ÇARŞAMBA

Bursa ve Türkiye Otomotiv Sanayi

03.09.2025 00:00


Detroit'in Türkiye'deki Yansıması



Bursa, yıllardır "Türkiye'nin Detroit'i" olarak anılır. Bunun sebebi sadece Renault, Tofaş ve Bosch gibi devlerin burada üretim yapması değil; aynı zamanda şehrin adeta otomotiv ekosisteminin kalbi olmasıdır. Yan sanayi, lojistik, Ar-Ge merkezleri ve nitelikli iş gücüyle Bursa, otomotiv sanayisini sırtında taşır.

Kökleri 1960'lara Dayanan Bir Sanayi

1968'de kurulan Tofaş ve 1971'de başlayan Renault üretimi, Bursa'nın kaderini değiştirdi. O yıllarda tarım ve tekstille anılan şehir, kısa sürede otomotivin üretim üssüne dönüştü. "Serçe", "Doğan", "R12" gibi modeller Bursa yollarında üretilip Türkiye'nin dört bir yanına dağıldı. Bugün ise Egea, Clio ve Megane gibi modern araçlar aynı bantlardan çıkıyor.

İhracatın Amiral Gemisi

Bursa'daki otomotiv fabrikaları, Türkiye'nin ihracatında lokomotif rol oynuyor. 2024 verilerine göre otomotiv sektörü Türkiye ihracatında ilk sırada yer aldı; bunun büyük kısmını da Bursa fabrikaları sırtladı. Üretilen her iki araçtan biri yurt dışına gönderiliyor. Bu, şehri sadece ulusal değil, küresel otomotiv zincirinin kritik bir halkası haline getiriyor.

Yan Sanayi ve İstihdam

Bursa'da otomotiv yalnızca ana fabrikalardan ibaret değil. Organize sanayi bölgelerinde binlerce yan sanayi firması faaliyet gösteriyor. Plastik parçalardan elektronik devrelere, dökümden yazılıma kadar farklı uzmanlık alanlarında on binlerce kişiye iş kapısı açıyor. Bu sayede Bursa, göç alan, dinamik bir sanayi şehri kimliği kazanıyor.

Elektrikli Dönüşüm ve Yeni Ufuklar

Bugün otomotiv dünyası elektrikli araçlara doğru hızla evriliyor. Bursa da bu dönüşümün dışında kalmıyor. TOFAŞ ve Oyak Renault tesislerinde hibrit ve elektrikli üretim hazırlıkları hızla sürüyor. TOGG'un Gemlik'teki fabrikası da bu dönüşümün sembolü. Bursa, "yan sanayi de elektrikliye hazırlanıyor mu?" sorusuna pozitif yanıtlar verebilirse, önümüzdeki 20 yılın da yıldızı olacak.

Bursa İçin Çifte Sorumluluk

Ancak bu büyük sanayi gücü beraberinde iki kritik sorumluluk getiriyor: çevre ve eğitim. Fabrikaların karbon ayak izi ve Bursa'nın hava kirliliği sorunu, geleceğin en ciddi sınavı olacak. Öte yandan mesleki eğitim kurumları ile sanayinin entegrasyonu da hâlâ tam anlamıyla oturmuş değil. Eğer yerel yönetimler, üniversiteler ve fabrikalar el ele verirse; Bursa sadece üretimde değil, inovasyonda da dünya markası olabilir.

Bursa, Türkiye'nin otomotiv direksiyonunu yıllardır başarıyla tutuyor. Bugün direksiyon yeni bir virajda: elektrikli ve otonom araçlar çağı. Bu dönüşümü de başarıyla atlattığı takdirde, Bursa'nın adı yalnızca Türkiye'nin değil, Avrupa'nın da otomotiv başkentleri arasında geçecektir.

 
Deniz Yılmaz UĞURLU / diğer yazıları
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.