Şimdi Orhangazi İçin Sözü Olanların Sözünü Dinleme Zamanı

04.04.2024 02:53

31 Mart seçimlerinin verdiği en anlamlı ve de net mesaj "Orhangazi İçin Sözü Olanların Sözünün Dinlenmesi" oldu. Yıllardır 3.Göz TV ekranlarından ve de 3.Göz Medya yayın organlarından seslendik "Orhangazi için sözü olanlara bu ekranlar sonuna kadar açıktır. Başka Orhangazi olmadığına göre bu ilçe için sözü olanların sözlerine kulak verilsin" diye.

Şimdi seçmen de bizim sözümüzü sandıkta tescillediğine göre, gün birlik ve beraberlik günü, gün toplumsal düşünme günüdür. Bu ilçenin acil çözülmesi gereken sorunları vardır ve de bu sorunlara herkes aynı pencereden bakmaktadır. Birinci önceliğimiz şehir merkezindeki PAVYONLARIN şehir dışına taşınmasını sağlamaktır. İkinci önceliğimiz acile UYUŞTURUCU İLE ETKİN MÜCADELE KOMİSYONU kurup ne gerekiyorsa onu yapmaktır. Üçüncü öncelikli sorun Keramet Ilıca ve Göl kıyısından başlayarak ilçedeki mafyatik yapılara ve de işgallere son verip halkın iradesini her alanda yansıtmaktır. Dördüncü öncelikli sorunumuz şehir içi trafiğine acile çözüm bulmaktır. Beşinci önceliğimiz ilçeyi tozdan kurtarmak, pencereleri açtığımızda temiz hava solumaktır. Altıncı önceliğimiz toplumun her kesiminin bir araya getirilerek Orhangazi Sevdasında bir ve beraber olmaktır. Yedinci önceliğimiz ilçenin eğitim kalitesinin önündeki engelleri kaldırmaktır. Sekizinci önceliğimiz ilçedeki kamu görevlileri, sivil toplum kuruluşları ve de halkın kaynaşmasını sağlamaktır. (mesela Cumhuriyet Başsavcılarını halk ne kadar tanıyor! Yargıya güvenin artması için bu kaçınılmaz bir hakikattir." Dokuzuncu önceliğimiz dış mahalle diye dışlanan eski köylerimizin acilen potansiyel değerlerini ortaya çıkarıp şehir merkezi ile köyler arasında köprü kurmaktır. ( Bu uygulamayla halkın stresinin atılması ve daha huzurlu bir Orhangazi için şarttır. Hangimiz bir köye gittiğimizde bir aylık tatil yapmış gibi olmuyoruz!) Onuncu önceliğimiz de acilen deprem bilincini önce idarecilerimize, saniyen de halka öğretmek ve de yarın deprem olsa ne yaparız sorusunun cevabını fiilen vermektir.

Bütün bu saydıklarım bir ay içinde hayata geçirilecek konulardır. Tabiî ki bunun için ETKİN BİR KENT KONSEYİ KURMAK GEREKMEKTEDİR. Bu sorunlar ve de çözümleri Kent Konseyi eliyle yapılırsa toplumun her kesiminden destek bulur. Belediye yönetiminin de eli güçlenmiş olur. Sorunların tartışılacağı mecralar olmazsa sorunlar ulu orta tartışılır ki şuuyu vukuundan beter diye tabir edilen olaylar serisiyle karşı karşıya geliriz. Oysa ki aktif ve de işlevsel bir Kent Konseyi tüm bu sorunların kısa sürede çözümüne büyük katkı sağlar.

Seçim sonuçları göstermiştir ki Orhangazi Halkı hiçbir siyasetçiye tam not vermemiştir. Gidin adam akıllı tartışın ve de çözüm önerilerinizle karşımıza gelin demiştir. Cumhur İttifakı On bin oy kaybıyla seçimi almış olması başarı değildir. Cumhuriyet Halk Partisinin 10 Meclis üyesi çıkarması elbette ki büyük başarıdır fakat tek başına bu yetkiyi halktan alacak güveni vermediğinin de göstergesidir. Bursa Büyükşehir Belediyesi CHPye geçerken Orhangazi Belediye yönetimi AKPye verilmiştir. Bu şu demektir "Ak Parti adayına " madem ki merkezi yönetimin desteği olmadan ilçede hizmet olmaz diyorsunuz! Son kez size bu alanda yetki veriyoruz. Hadi merkezi hükümetin gücünü ilçede hissettirin. CHPye de " siz de Bursa Büyükşehir BELEDİYESİNİN İMKANLARINI KULLANARAK Orhangazi'nin hak ettiği yatırımları ilçeye getirin ki kaybettiğimiz on beş yılın telafisini kısa sürede yapalım" demiştir.

İşte seçim sonuçlarının özeti budur. Şimdi gelelim mevcut Belediye yönetimine ve sayın Bekir Aydın'a; Bekir Beyle dostluğumuz yüzeysel olsa da eskiye dayanır. 4,5 yıl öncesine kadar Bekir Aydına "İrfan Aydın'ı nasil bilirsin" diye soran olsaydı "İrfan bey gibi cesur ve de faydalı birisini tanımadım. Orhangazi sevdası tartışılamaz. Haklı olarak yapılan yanlışları eleştiriyor. Her bölgeye böyle cesur gazeteci şarttır. Kendisini ilgiyle takip ediyorum" derdi. Nitekim de öyle diyordu. Hakeza Hanımefendi de aynı görüşteydi ve de O yine de aynı duruşunu bozmamıştır. Kendisine saygılarımı arz ederim.

Peki, ne oldu da 4,5 yıldır sayın Bekir Aydın için İrfan Aydın gazeteci değil, insan değil!, hatta yaşama hakkı bile elinden alınsa çok iyi olur, en azından ne gerekçeyle olursa olsun mahpusa girsin, mümkünse hiçbir geliri kalmasın ve de bu ilçeden çekip gitsin… anlayışına evrildi! Doğrunuz ne kadar doğru olursa olsun açınız yanlışsa hedeften saparsınız. O baştan açıdan saptığı için yanlış hedefe vardı. Oysa ki biz aynı yerde ve de aynı duruştayız. Her daim Haklı Olanın Cesur Sesi olmaya gayret ediyoruz. Sayın Başkan umarız ki bu dersten sonra ilçe için bir adım atar da bizler de üzerimize düşeni yaparız. Halk kavga değil, hizmet bekliyor. Bizim öncelikli konularımız bellidir. Beklentimiz de . şu on sorunu acil çözelim zaten bizimle ilgili bir sorun kalmaz. Bekir Aydın da on numara huzurlu bir başkanlık süreci geçirir. Sokağa çıktığında neyle karşılaşacağım, nasıl tepki alacağım gibi derdi de olmaz.

Biz sözümüzü söyledik. Bizimle ilgili bundan gayri söz söyleyen ancak suizanda bulunmuş olur. Her platformda halka açık olmak kaydıyla tartışmaya ve de hesap vermeye hazırım. 3 yaşımdan itibaren hayatımla ilgili sorulacak soruların cevapları vardır. Bizimle ilgili kimse efsunlu hayaller kurmasın. Kadim Oğuz Töresi ve de Oğuz Soyunun dirilişi için yemin etmiş, Kadim Türk Devletinin kutsiyetini bilen birisi olarak veremeyeceğim hesap yoktur. Yeni göreve seçilen belediye başkanı, meclis üyeleri, muhtarlarımız ve de onlara bağlı olarak hizmet verecek olan herkese başarılar dilerim. Niyeti hayır olanın akıbeti de hayır olur. Gül yüzünüzü güldürecek günler dilerim. 3 Nisan 2024 Hüseyni/ İrfan Aydın