HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 11 ARALIK 2025, PERŞEMBE

“Çiftçiye Su Yok, Sanayiye Var: Bu Adaletsizliğe Sessiz Kalmayız”

Orhangazi Ziraat Odası Başkanı Dinçer Dimrit'ten Su Kısıtlamalarına Sert Tepki
10.12.2025 13:34
“Çiftçiye Su Yok, Sanayiye Var: Bu Adaletsizliğe Sessiz Kalmayız”
“Çiftçiye Su Yok, Sanayiye Var: Bu Adaletsizliğe Sessiz Kalmayız”
Orhangazi tarımı, 2026 sulama sezonu için alınan su kısıtlamaları ve çeltik ekimi yasağı kararlarıyla tarihinin en kritik dönemlerinden birine girerken, Orhangazi Ziraat Odası Başkanı Dinçer Dimrit'ten sert bir açıklama geldi. İznik Gölü'nün kritik seviyenin altına düştüğü gerekçesiyle tarıma su verilmemesi, meyve bahçelerine yalnızca iki kez su izni tanınması ve çeltik ekiminin tamamen yasaklanması kararlarını değerlendiren Dimrit, "Bu kararlar kuraklıkla mücadele değildir; çiftçiyi cezalandırmaktır" ifadelerini kullandı.

 "Bu kararların tarımsal gerçeklikle ilgisi yok. Çiftçiyi görmeyen bir su politikası uygulanıyor"

Dimrit açıklamasında, alınan kararların sahadaki üretim gerçeklerini yansıtmadığını söyledi. Orhangazi'nin ekonomisinin büyük bölümünün tarıma dayandığını hatırlatan Dimrit, özellikle zeytin üreticilerinin iki sulamayla sezonu geçirmesinin neredeyse imkânsız olduğunu belirtti.

 "Temmuz ve Ağustos aylarında 40 dereceleri bulan sıcaklıklarda bir zeytin ağacının iki sulamayla ayakta kalması mümkün değildir. Bu karar üreticinin emeğini hiçe saymaktır. Masa başında yapılan hesaplamaların sahaya etkisini düşünmeden alınmış bir kararla karşı karşıyayız."

Dimrit'e göre su kısıtlamaları, yalnızca üretimi azaltmakla kalmayacak; uzun vadede ağaçların verim kaybına ve bahçelerin bozulmasına yol açacak.

 "Sanayi 365 gün su kullanırken çiftçinin iki ay su kullanması yasaklanıyor. Bunun adı adaletsizliktir"

Ziraat Odası Başkanı'nın en sert tepkisi, kararların yalnızca tarımı hedef alması. Dimrit, yıllardır çiftçinin omuzuna yüklenen su politikalarının artık sürdürülemez hale geldiğini söyledi.

 "Bugün Orhangazi'de tarıma su yok deniyor. Peki aynı havzada sanayi tesisleri duruyor mu? Hayır. Yeraltı kuyuları 12 ay boyunca, günde binlerce ton su çekmeye devam ediyor. Çiftçinin toplam tüketimi bir sezonda 40–50 günü geçmezken, sanayi yılın 365 günü çalışıyor. Eğer gerçekten kuraklıkla mücadele edilecekse, yük tek taraflı olarak çiftçiye yüklenemez. Bu, su politikasının çökmesidir."

Dimrit, sanayi su kullanımının denetlenmemesinin İznik Gölü havzasındaki su krizinin en büyük nedenlerinden biri olduğunu da sözlerine ekledi.

 "Çeltik yasağı çözüm değil, üreticiyi sistem dışına itme kararıdır"

2026 sezonu için çeltik ekiminin tamamen yasaklanmasına da sert sözlerle karşı çıkan Dimrit, bu kararın binlerce dönümlük tarım arazisini ekonomik olarak değersiz hale getireceğini belirtti.

 "Çeltik üretimi Orhangazi'de bir gelenektir, bir tarım kültürüdür. Çeltik üreticisi iki ay su ister. İki ay! Buna rağmen en ağır yasak çeltiğe geliyor. Oysa asıl sorun, havzanın yıllardır kontrolsüz şekilde kullanılan yeraltı su kaynaklarıdır. Çeltik yasağı, kuraklığı çözmez; sadece üreticiyi oyunun dışına iter."

Dimrit, çeltik üretiminden vazgeçilmesinin zincirleme bir ekonomik yıkım yaratacağını; biçerdöverciden nakliyeciye, işçiden tüccara kadar tüm üretim hattının bundan olumsuz etkileneceğini söyledi.

"Bu kararlar çiftçiyi düşünmeden alınmıştır. Üretici yok sayılmıştır"

Dimrit açıklamasında, su kısıtlaması ve yasak kararlarının hazırlanma sürecine dair de eleştirilerde bulundu. Sahada üretim yapan çiftçilerin, sulama birliklerinin ve ziraat odalarının görüşüne başvurulmadığını belirten Dimrit, su yönetimi kararlarının tek taraflı alınmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.

"Tarım sahada yönetilir. Çiftçiye danışılmadan alınan her karar, sahada büyük yıkım yaratır. Bu kararlar hazırlanırken odamıza hiçbir görüş sorulmadı. Üreticinin derdiyle ilgilenen hiç kimse bu sürece dahil edilmedi. Soruyoruz: O zaman bu kararları kimler için alıyorsunuz?"

 "Çiftçi üretmezse Orhangazi üretmez. Bu kararlar ilçenin geleceğini risk altına alıyor"

Ziraat Odası Başkanı, açıklamanın sonunda tarımın Orhangazi için hayati önem taşıdığını, çiftçinin üretimden çekilmesinin bölge ekonomisine ağır zarar vereceğini belirtti.

 "Bugün çiftçinin tarlasına su vermezseniz, yarın Orhangazi'nin raflarında ürün bulamazsınız. Çiftçinin üretimden kopması, ilçenin geleceğini çökertir. Bu kararlar geri dönülmez zararlar doğuracaktır. Biz üreticinin yanındayız ve bu kararların yeniden değerlendirilmesini talep ediyoruz."

 "Kuraklık bir bahane değildir, doğru yönetilmediği sürece bir sonuçtur"

Dimrit, son olarak su yönetiminin ancak adil, bilimsel ve tüm sektörleri kapsayan bir planlamayla çözülebileceğini belirterek şöyle konuştu:

 "Kuraklık gerçek; bunu inkâr etmiyoruz. Ama kuraklığı asıl büyüten, yıllardır yapılmayan denetimler ve yanlış su politikalarıdır. Çözüm yasak değil, akılcı su yönetimidir. Çiftçiyi cezalandırmak değil, üretimi ayakta tutmaktır. Biz bu mücadeleyi üreticimiz için vermeye devam edeceğiz."

HABER-MUHARREM DEĞİRMEN / 3. GÖZ HRA

 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.