GENÇLERİN SESSİZ ÇIĞLIĞI: ORHANGAZİ’DE SOSYAL YAŞAM NEREDE?

15.07.2025 00:00

Enbiya Bakır / 'ZAFER' e Doğru
enbiyabakr @ icloud.com

Orhangazi'de genç olmak, bir kafede oturup gün boyu çay içmekten başka bir seçenek sunulmayan bir hayata mahkûm olmak demektir. Gençliğin en verimli, en üretken çağları, ne yazık ki beceriksiz ve vizyonsuz yöneticiler yüzünden boşa harcanıyor. Sosyal yaşamın sıfır noktasında olduğu, kültür ve sanatın unutulduğu, sporun adı bile anılmayan bir kentten söz ediyoruz. Gençler artık birer birey olmaktan çıkmış, "kafede çay içen müşteri" konumuna indirgenmiş durumda.

Bugün Orhangazi'de tiyatro yok, sinema yok, kültür-sanat kursları yok. Belediyenin sadece tabelası var, içi boş. Gençlik merkezleri sadece fotoğraflarda güzel. İçinde hayat yok, umut yok. Çünkü yönetenlerde ne gençliğe dair bir kaygı var ne de üretkenliğe dair bir niyet.

Hafta sonu İznik'ten gelen bir haber bu büyük acziyeti bir kez daha yüzümüze çarptı. İznik Belediyesi, Türkiye Yelken Federasyonu iş birliğiyle "İbrahim Öncü Kupası Yelken Yarışları" düzenledi. Bu önemli organizasyon, İznik Gölü'nde gerçekleşti. Ama gelin görün ki aynı İznik Gölü'nün %51'i Orhangazi sınırları içerisinde yer alıyor. Şimdi sormak gerekiyor: Bu göl sadece İznik'in mi?

Hayır. Ama ne yazık ki Orhangazi bu gölden faydalanmayı bırakın, varlığından bile bihaber yönetiliyor. Orhangazi tarafında göl kıyısı atıl, bakımsız, çöp içinde. Bir WC bile yapılmamış. Ne yürüyüş yolu var, ne bir tesis, ne bir sosyal alan… Yani sadece bir doğal güzelliği değil, bir yaşam alanını da kendi ellerimizle çöpe atıyoruz.

Orhangazi Belediyesi'ne ve Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne açıkça sormak gerekir:

Bu göl sizin için ne ifade ediyor?

Neden Orhangazi kıyısı çürümeye terk edilmiş durumda?

Neden İznik'in göl kıyısı ışıl ışıl, Orhangazi tarafı karanlığa mahkûm?

Neden bir yelken kulübü kuramadınız, neden gençleri bu tür sporlarla buluşturmadınız?

İznik'te yelken kupaları yapılırken, Orhangazi'de gençler çay ocaklarında paslanıyor!

İznik bunu yapabiliyorsa, Orhangazi neden yapamıyor? Cevap çok net: Çünkü vizyon yok. Çünkü gençleri önemseyen bir akıl, bir irade yok. Çünkü Orhangazi yıllardır siyasi sadakatin, bürokratik hantallığın ve koltuk sevdasının kurbanı oldu.

İznik gölünün Orhangazi tarafı, sadece bir göl kenarı değil; geleceğe açılabilecek bir kapı, sosyal yaşamın nefes borusu, gençliğin doğayla, sporla, sanatla buluşabileceği bir imkan olabilir. Ama bu imkanlar, ne yazık ki sadece kağıt üzerinde kalıyor. Çünkü yöneticiler, her fırsatta olduğu gibi, bu fırsatı da ellerinin tersiyle itiyor.

Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne de sormak gerekiyor: Madem ki Orhangazi de Bursa'nın ilçesi, neden bu ilçeye körsünüz? Neden hizmet adaleti gözetilmiyor? Neden İznik gölü sadece tek taraflı planlanıyor? İznik'e milyonlar harcanırken, Orhangazi'nin göl kıyısına neden bir çivi bile çakılmıyor? Bursa'nın kaynakları sadece belirli ilçe merkezleri için mi?

Orhangazi Belediyesi ise adeta tabeladan ibaret. Bu kadar büyük bir doğal alanı kullanamayan, değerlendiremeyen, gençlerin içine karışamayan, çocuklara umut olamayan bir belediyecilik anlayışıyla ne gençliğe sahip çıkabilirsiniz ne de geleceğe.

Gençler bu ilçenin taşıdığı en büyük potansiyeldir. Ama bu potansiyeli görmek istemeyenler, "gölge etmeyin yeter" cümlesini hak ediyor. Gençler, doğaya dokunmak, yelkene binmek, müzikle uğraşmak, sanata karışmak istiyor. Ama karşılarında onları anlamayan bir duvar buluyorlar: Bu duvar, sizin vizyonsuzluğunuzun simgesidir.

"Deve misali başınızı kuma gömmeye devam edin" dediğimizde, bu sadece bir metafor değil. Gerçekten de olan biteni görmemek için elinden geleni yapan bir yönetim anlayışı var karşımızda. Sorunları çözmek yerine inkâr eden, gençlerin çığlığını duymak yerine kulak tıkayan bir zihniyet.

Ama şunu unutmayın: Tarih sizi yazacak.

Bu ilçeye ihanetinizi, fırsatları nasıl heba ettiğinizi, gençliği nasıl yalnız bıraktığınızı, İznik Gölü'nün yarısına nasıl kör kaldığınızı yazacak. Ve bir gün, Orhangazi halkı da bu hesabı soracak.

Bugün Orhangazi'de gençlerin bir gelecek planı yoksa, yarın bu ilçenin de umudu yoktur.

Çünkü gençliğin olmadığı yerde, yaşam solmaya, şehir çürümeye mahkûmdur.