HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 25 TEMMUZ 2025, CUMA

Bekir Aydın! Hani sporcunun dostu idin?

24.07.2025 00:00
Hayaldi, gerçek oldu. Bir köyün sahası vardı, artık bir başak tarlası var. Dutluca'nın gençleri artık toprakta top koşturmuyor, toprağın üstünde biçilen umudun sesini dinliyor. Akşam ezanına kadar ayak izlerinin eksik olmadığı o saha, şimdi traktör tekerine teslim. Ne bir kale direği kaldı ne de çocukların gol sevinci.

Orhangazi sporcunun dostuymuş, öyle dediler yıllarca. Mikrofon tutulunca ilk söz gençlik, ilk vaat spor tesisi, ilk afiş 'gençlere yatırım'. Şimdi koca köy, gözünün önünde elindeki tek sahayı kaybetmiş durumda. Ama soran yok, cevap veren yok. Tarım A.Ş. toprağı biçiyor, Bekir Aydın sırtını dönüp başka hayaller anlatıyor.

Bir futbol sahasının kıymetini, o sahada dizini kanatan çocuk bilir. Yazın güneşin alnında, kışın ayazda, çamurda bile "Hadi maça!" diye bağıran gençler bilir. Dutluca'nın gençleri bilir. Ama anlaşılan o ki, bu kentin belediye başkanı bilmiyor. Bilseydi, o sahayı korumak bir yana, yanına bir de yenisini eklerdi.

Bugün Gemlik'te, İznik'te, Yalova'da belediyeler yeni halı sahalar açıyor, amatör takımlarına destek veriyor, gençlere spor malzemesi dağıtıyor. Bizde ise futbol sahası buğday tarlasına çevriliyor. Orhangazi, sporcunun dostu değil, artık başakların yoldaşı.

Kimse çıkıp da "Bu bir planlamadır, tarımsal kalkınmadır" demesin. Dutluca'nın futbol sahasında üretilen üç çuval buğday, Orhangazi'nin çocuklarına yeni bir saha mı alacak? O buğday, kaybolan gençlik enerjisini mi geri getirecek? O top sesini geri mi getirecek? Hayır! Bir saha gitti mi, arkasından konuşulan hep aynı olur: "Eskiden burada maç yapılırdı…"

Mahalle kahvesine oturan gençler şimdi top yerine iskambil çeviriyor. O çocukların top peşinde nefes tüketmesi gerekiyordu, şimdi sigara dumanı arasında hayal tüketiyorlar. Dutluca'nın kahvehaneleri dolu, sahası boş. Orhangazi Belediyesi'nin spor anlayışı işte bu kadar.

Muhtar… Tüm bunlar olurken sen ne iş yapardın, nerede dururdun? Dutluca'nın sahası yıllardır gençlerin nefes aldığı tek yerdi. O saha, köyün düğününden cenazesine kadar herkesin bildiği, sahip çıktığı bir alandı. Peki sen neredeydin? Bir imza mı attın, bir itiraz mı yükselttin? Traktör sahaya girdiğinde "Durun!" dedin mi? Yoksa göz mü yumdun, sessizce kenardan mı izledin?

Köyün çocukları kahvehanelere hapsolmuş, gençler "Biz nerede top oynayacağız?" diye birbirine bakarken, senin çıkıp da halkın önünde tek kelime etmemiş olman, en az sahayı tarlaya çeviren akıl kadar büyük bir eksiklik. Muhtar dediğin köyün sesi, eli, kolu olur. Dutluca'nın sahası yok edilirken sesi çıkmayan muhtar, o sandalyeyi boşuna işgal eder. Bu köyün gençleri bunu da unutmaz!

Bekir Aydın, yıllarca sahalara destek veriyoruz dedi. Kulüplerin yanında olacağız dedi. Gençlik bizim önceliğimiz dedi. Bugün geldiğimiz yerde çocukların top oynadığı alanı Tarım A.Ş.'ye devretti. Kim bilir, yarın belki başka bir köyün sahası da biçilecek. Çünkü bu yanlış bir kere yapıldı mı, arkası gelir.

Ve işin en tuhaf yanı, köyün muhtarından da bir çift söz duyan yok. O saha yıllarca köyün nefesiydi. Muhtar nerede durdu? Hangi dilekçeyi yazdı? Hangi itirazı dile getirdi? Bir köyün sesi olamayan muhtar, traktörün gürültüsünde kayboldu gitti.

Yüzlerce genç turnuva oynadı o sahada. Mahalleler birbiriyle yarıştı. Kaybeden bile sevinçle eve döndü. Bugün kaybeden bir köy, kazanan ise kim? Dutluca'nın kaybını saymak kolay değil: çocuklar sahasız, aileler huzursuz, gençler umutsuz.

Bu sahayı tarlaya çeviren akıl, Orhangazi'ye ne verecek? Yeni bir saha mı? Yok! Yeni bir tesis mi? Yok! Bir spor kompleksi mi? Yok! Tarla var. Başak var. Biçerdöver var. Bir de suskun yetkililer var.

Orhangazi'nin gençleri şimdi komşu köylerin sahalarına göz dikmiş durumda. Dutluca'nın çocukları Mahmudiye'ye, Gedelek'e, başka köylerin turnuvasına gitmek istiyor. Çünkü kendi köylerinde artık kale yok. Çizgi yok. Tribün yok.

Bu köşe yazısı burada dursun: Bugün Dutluca'nın sahası gitti. Yarın bir başka köyün de gidebilir. Bu kafa değişmezse, Orhangazi sporla değil, suskunluğuyla anılacak. Bir avuç başak için bir köyün gençliği heba edilirken, Bekir Aydın hâlâ buğdayla övünecekse, sporcunun dostu değil, gençliğin düşmanı diye anılacak.

Bir saha gitti. Üç çuval buğday geldi. Ama Orhangazi gençliği kaybetti. O başaklar büyür, biçilir, un olur, saman olur; bir kamyon römorkunu doldurur, ertesi sene yeniden ekilir. Ama Dutluca'nın kaybolan sahası bir daha geri gelmeyecek. Çünkü bir sahayı geri getirmek, bir tarlaya yeniden tohum atmaktan zor iştir. O toprağa top atmak kolaydı, başak ekmek de kolay, ama gençlerin umudunu yeniden yeşertmek öyle kolay değil.

O sahada koşan çocuklar, kale direğine ip bağlayıp ağ yerine kullanıyordu. Ellerinde avuçlarında ne varsa, yetmezse imeceyle topluyordu. Şimdi o çocuklar artık top değil, kahvede çay bardağı çeviriyor. O saha gitmekle kalmadı, bir köyün geleceği de gitti.

Üç çuval buğday bu köye ne getirdi? Dutluca'nın hanesine yazılan tek şey; kayıp, sessizlik ve unutulmuş gençlik. O başaklar tükenecek, saman balyaları traktörle taşınıp başka tarlalara gidecek. Ama Dutluca'nın sahasızlığı her yıl daha derin bir boşluk olarak köyün ortasında kalacak.

Bir saha kayboldu diye kimse umursamaz sanıyorlar. Oysa o sahada top oynayan çocuklar, yarın büyüyüp bu vurdumduymazlığı anlatacak. "Bizim sahamız vardı, bir gece buğdaya çevirdiler" diyecek. Dedeler torunlarına, babalar oğullarına hep anlatacak: O sahada gol sevinci vardı, şimdi başak hışırtısından başka ses yok.

Bir saha gitti, Dutluca sustu. Ama Orhangazi sustu sanılmasın. Herkes görüyor, biliyor. Ve kimse unutmayacak: Yaparsa Bekir Aydın yapar! Başak biter, hasat biter, traktör gider, ama o tabela gibi, o laf hep kalır: Bir futbol sahasını bile koruyamayan, gençliği nasıl koruyacak? Bu sorunun cevabı başaklarda değil, vicdanlarda saklıdır.

Enbiya BAKIR/ 15 Temmuz 2025

 
Enbiya Bakır / 'ZAFER' e Doğru / diğer yazıları
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.