HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 17 ARALIK 2025, ÇARŞAMBA

“Gördüğü insan kardeşini sevmeyen, görmediği Allah’ı sevemez.”

17.12.2025 00:00
"Gördüğü insan kardeşini sevmeyen, görmediği Allah'ı sevemez."

Bu cümleyi ilk duyduğumda uzun uzun düşündüm. Sonra kendi kendime sordum: Peki biz neden bu kadar sevgisiz, bu kadar tahammülsüz, bu kadar huzursuz bir toplum hâline geldik?

Bir kitap alıntısında şöyle bir tespit geçiyordu: "Aradığımız güzellikler, barış ve sevgi neden yok?" diye sordum..!

"İki tür insan yüzünden dedi."

Biri din adamları, diğeri politikacılar.

Çünkü din adamları vadettiklerini yaşamıyor, politikacılar da vadettiklerini yerine getirmiyor.

İşte düğüm tam da burada başlıyor.

Bugün etrafımıza baktığımızda şunu net görüyoruz: İnsanlar aslında birbirini sevmiyor. Birbirine katlanıyor. Daha doğrusu, menfaat varsa yakın duruyor; çıkar bitince mesafe koyuyor. Sevgi dediğimiz şey, çoğu zaman bir hesap defterine dönüşmüş durumda.

Arkasından ağır laflar edilen bir siyasetçi, sokakta karşılaşınca bir anda "Vekilim nasılsınız, sağlığınıza duacıyız" oluveriyor.

Sohbette hırsız ilan edilen bir bürokrat, yüz yüze gelince "Efendim devlet sizin gibi insanlara muhtaç" diye göklere çıkarılıyor.

Sonra dönülüp aynı ağızla küfür, itham, hakaret…

İşte riyakârlık tam da budur. İki yüzlülük ve yalakalık, bu ülkenin en büyük ama en az konuşulan yarasıdır.

Sevginin samimiyetsiz yaşandığı, saygının çıkarla ölçüldüğü bir yerde huzur da olmaz, barış da. Bu hâl sadece siyasette değil; komşular arasında, arkadaşlıklarda, tanıdıklıkta da karşımıza çıkıyor.

Yunus Emre ne demiş? "Yaradılanı hoş gör, Yaradan'dan ötürü."

Ama biz ne yaptık? İnsanları kendi kafamızdaki hezeyanlarla tartmaya başladık. Ön yargılarla hüküm verdik. Kolayca itham ettik, rahatça ötekileştirdik.

Ve acı olan şu ki; bunu en çok kim yaptı biliyor musunuz? Dindar görünenler.

Altını özellikle çiziyorum: Görünenler.

Çünkü gerçekten inanan bir insan, iftirayı diline almaz. Gerçekten iman eden biri, gıybeti normalleştirmez. Hakaretin, yalanın, kul hakkının yanından bile geçmez.

Ama bugün bakıyorsunuz; namaz var, tesbih var, cübbe var… Vicdan yok. Merhamet yok. Adalet yok.

Sonra insanlar diyor ki: "Eğer din buysa, ben bu işe mesafeliyim."

Elbette din, onu kötü temsil edenlerle ölçülmez. Ama insanlar da haklı olarak o insanların bulunduğu camiye, o ortamın havasına girmek istemiyor. Bu da zamanla dinden ve dindarlardan soğumaya, uzaklaşmaya dönüşüyor.

Sorun din değil. Sorun dini vitrin yapanlar. Sorun Allah'ı dillerine dolayıp, kuldan esirgenen adalet.

O yüzden tekrar başa dönüyorum: Gördüğünü sevmeyen, görmediğini gerçekten sevemez. İnsanı hor görenin, Allah sevgisi lafta kalır. Vicdan yoksa ibadet süs olur; ahlak yoksa iman iddia olur.

Ve unutmayalım: Riyakârlıkla yürüyen bir toplum, ne ahlâkta ilerler ne de huzura varır. Gerçek, er ya da geç herkesin kapısını çalar. Ama o kapı açıldığında, içeride neyle karşılaşacağımızı da bugünkü hâlimiz belirler.

 
Mustafa AYDIN / diğer yazıları
•“Gördüğü insan kardeşini sevmeyen, görmediği Allah’ı sevemez.” 17 00:00:00.12.2025
•Köyleri Boşalttık, Şimdi Şehirlerde Konut Arıyoruz 10 00:00:00.12.2025
•Bir Ülkenin Kriterleri Bozulursa 03 00:00:00.12.2025
•Bu Gençliği Kim Bu Hale Getirdi? 27 00:00:00.11.2025
•Bir Liderin Ardından: 10 Kasım 10 00:00:00.11.2025
•Takke, Türban, Saray ve Medeniyet 05 00:00:00.11.2025
•Aydınlanma: Akılla Başlayan Yolculuk 29 00:00:00.10.2025
•Tefekkür 22 00:00:00.10.2025
•“Kutsal Liderler Ülkesi” 14 00:00:00.10.2025
•Körlük ve Vicdan 08 00:00:00.10.2025
•Ahlak Yerine Marka, Vicdan Yerine Dedikodu 02 00:00:00.10.2025
•Silahsız Kuvvetler ve Sessiz Yığınlar 25 00:00:00.09.2025
•Havadan Gelen Zehir mi, Yoksa Yaşadığımız Çağın Bedeli mi? 17 00:00:00.09.2025
•Taraf Olacaksak Ahlâkın ve Adaletin Tarafında Olalım 10 00:00:00.09.2025
•Zamanın İçinde Ölmeden Yaşamak 03 00:00:00.09.2025
•Özgürlüğün Sonsuz Nefesi 29 00:00:00.08.2025
•Aynı Ülkede, Ayrı Dünyalar 20 00:00:00.08.2025
•Zekâ Kalabalıkta Erir mi? – Ringelmann Etkisinden Günümüze Akıl Tembelliği 12 00:00:00.08.2025
•Müritleşen Zihinler ve İki Yakanın Ortasında Kalanlar 05 00:00:00.08.2025
•Bilgiye Savaş Açanların Karanlığında Yaşamak 29 00:00:00.07.2025
•EMEKLİ BİR PROFESÖRÜN FERYADI ÜZERİNE 15 00:00:00.07.2025
•Din Adamı Yoktur, Dindar İnsan Vardır 02 00:00:00.07.2025
•Harfleri Kutsadık, Hakikati Kaybettik 25 00:00:00.06.2025
•KAŞGAR’DA BAŞLAYAN MÜCADELE 18 00:00:00.06.2025
•YELPAZEYE DÖNÜŞEN SADAKAT: AKLINI KİRAYA VERENLER 11 00:00:00.06.2025
•Devletin Maliyesi mi, Bir Şirketin Bilançosu mu? 29 00:00:00.05.2025
•19 Mayıs ve Bir Milletin Yeniden Doğuşu 18 00:00:00.05.2025
•ELEŞTİRMEK SUÇ DEĞİL, SORUMLULUKTUR 13 00:00:00.05.2025
•Suçlular Dışarıda, Gazeteciler İçeride 05 00:00:00.05.2025
•Kavramlar, Kavgalar ve Kördüğüm Zihinler 22 00:00:00.04.2025
•İklim Adına Dayatılan Yeni Tutsaklık 16 00:00:00.04.2025
•Yapay Zeka Manipülasyonu ve Medya Okuryazarlığı 09 00:00:00.04.2025
•Adaletin Sessiz Çöküşü 26 00:00:00.03.2025
•Çanakkale: Ruhların Zaferi 18 00:00:00.03.2025
•Türkiye’de Siyasi Söylem Değişikliği ve Muhalefetin Çıkmazı 12 00:00:00.03.2025
•Yapay Zeka Hizmetkâr mı, Tehdit mi? 05 00:00:00.03.2025
•Kime Nasıl Anlatsak 18 00:00:00.02.2025
•Sosyal Medya ve Troll Gerçeği 12 00:00:00.02.2025
•İslam'da İktidar Sahiplerinin Adaleti 29 00:00:00.01.2025
•Çöp bidonu..! 18 00:00:00.11.2024
•"Allah'tan kork, kuldan utan" 09 00:00:00.10.2024
•Eğri taştan doğru duvar olmuyor işte. 10 00:00:00.09.2024
•Bağır, çağır, azarla, memleketi pazarla.. 08 00:00:00.07.2024
•Kültür yolunda tasarruf olmaz, festival olur..! 27 00:00:00.06.2024
•İtibar "tasarrufla olur" 31 00:00:00.05.2024
• "Her fabrika bir kaledir." 20 00:00:00.05.2024
•Fulbright mı? Full ihanet mi? 12 00:00:00.05.2024
•Unutmayın ki; sonsuz iktidar yoktur..! 18 00:00:00.04.2024
•Şiir yazamadık ama şiir gibi bir seçim yaptık.. 04 00:00:00.04.2024
•Shrinkflasyon 05 00:00:00.02.2024
•Bizi ancak utanç kurtarabilir.. 12 00:00:00.01.2024
•Zarf başka mazruf başka.. 03 00:00:00.01.2024
•Kirli çamaşırlar..! 27 00:00:00.12.2023
•Zulüm bizdense, Ben bizden değilim..! 20 00:00:00.12.2023
•Biraz oradan, biraz buradan. Artık hepsi sıradan..! 12 00:00:00.12.2023
•Samimiyet içten gelir, dilden değil.! 05 00:00:00.12.2023
•Ya tutarsa.. 15 00:00:00.11.2023
•Yeni bakanlar, eski sloganlar..! 17 00:00:00.10.2023
•Sosyal medyanın Müslüman siyasetçileri..! 12 00:00:00.10.2023
•Önceliğimiz anlamak olmalı.! 26 00:00:00.09.2023
•Aynı tas aynı hamam.. 19 00:00:00.09.2023
•Taban önemli..! 06 00:00:00.09.2023
•Ekonomik bağımsızlığı olmayan bir ülke, demokratik ve özgür olamaz..! 16 00:00:00.08.2023
•Akıl tutulması... 10 00:00:00.08.2023
•Aset mi kaldı.? 03 00:00:00.08.2023
•Sağlık, ekonomi, siyaset..! 28 00:00:00.07.2023
•Keşke yanılmış olsaydık.! 27 00:00:00.06.2023
•Ekonomik bağımsızlığı olmayan bir ülke, demokratik ve özgür olamaz..! 12 00:00:00.06.2023
• Ekonomide "bir ileri iki geri." 30 00:00:00.05.2023
•Yeni Türkiye ve yeni siyaset dili..! 17 00:00:00.05.2023
•Yordunuz artık..! 08 00:00:00.05.2023
•Bu topraklarda 01 00:00:00.05.2023
•Pergel metaforu 18 00:00:00.04.2023
•Bahaneleri hep aynı..! 03 00:00:00.04.2023
•İtibardan tasarruf olmaz diyenlere itibar etmeyin 20 00:00:00.03.2023
•Seçim sath-ı mailine girerken 13 00:00:00.03.2023
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.