HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 31 EKİM 2025, CUMA

Ömer Korkmaz "Herkes hak ettiğini yaşayacak"

03.08.2020 00:00
Ömer Korkmaz "Herkes hak ettiğini yaşayacak"
Ömer Korkmaz "Herkes hak ettiğini yaşayacak"
Ömer Korkmaz sahaya indi

Yapmış olduğu faaliyetler ile bir döneme damgasını vuran Nam ı diğer Lazoğlu Ömer Korkmaz suskunluğunu bozdu.

3.Göz Gazetesi YouTube kanalımız üzerinden Ömer Korkmaz ile yaptığımız röportaj serisi sonrası mafya yapılanmasına büyük darbe vurulmuş ve de FETÖ'nün mafya imamı Sedat Peker yurtdışına kaçmak zorunda kalmıştı. Türkiye'deki mafya yapılanmasının çok derin olduğunu ve de uluslararası örgütlerce desteklediğini deşifre eden Ömer Korkmaz, hiçbir devlet görevlisinin mafyanın arkasında duramayacağını net bir şekilde vurgulamıştı. Bir süreden beri mafyaya yönelik operasyonların sağlıklı bir şekilde yürütülmesi için sessizce beklemeyi tercih eden Korkmaz, sessizliğini bozdu. Yeni dönem çalışmaları ve de yayınlar için gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni İrfan Aydın ile önemli istişarelerde bulunan Korkmaz'ın yeni dönemde sorunların çözümü için daha aktif rol oynayacağı öğrenildi. Yakında önemli bir yurt gezisine çıkacağı da öğrenilen Korkmaz'ın mafya sisteminin çökertilmesi için devlet kurumlarının daha etkin ve de hassas çalışması gerektiğine vurgu yaptığı öğrenildi. 3.Göz Hra
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
Bir ülkenin gerçek yüzü, sokaklarındaki düzenle, meydanlarındaki bayraklarla değil; en savunmasız insanlarına nasıl davrandığıyla ölçülür. Bugün bu ülkede, Aydın Söke Açık Cezaevi’nde, sessizce tükenen bir hayat var: Öztürk K. Öztürk K. %75 engelli. Talesemi majör hastası, aynı zamanda tip 1 diyabetli. Yani yaşamı boyunca düzenli kan nakline, insüline ve hijyenik ortama ihtiyaç duyan bir insan. Yürüyerek girdiği cezaevinde bugün artık yatalak hale gelmiş durumda. Kendi ihtiyaçlarını karşılayamıyor, yürüyemiyor, elleri titriyor, bilinci kimi zaman gidip geliyor. Ve o hâlâ orada, duvarların arkasında “infaz” adı altında yaşam mücadelesi veriyor. Cezalandırmak, bir toplumu düzen içinde tutmanın aracıdır, denir. Ama insan onurunu korumayan bir ceza, artık adaletin değil, intikamın alanına girer. Bugün Türkiye’de, “hasta mahpuslar” başlığı altında yüzlerce insan, fiilen ölüm cezasına mahkûm edilmiş durumda. Her rapor “cezaevinde kalamaz” dese de, her dilekçe “uygun değildir” gerekçesiyle geri dönüyor. Peki, neye uygun değildir? Bir insanın yaşamasına mı? Bir devletin vicdanına mı? Öztürk K.’nin kardeşi, “Yürüyerek girdi, şimdi nefes bile alamıyor. Kimse duymuyor” diyor. Oysa devlet, her yurttaşının yaşam hakkını korumakla yükümlüdür — suçlu ya da suçsuz fark etmeksizin. Çünkü yaşam hakkı, hiçbir mahkemenin elinden alamayacağı bir haktır. Cezaevleri, yalnızca demir parmaklıkların ardındaki suçluların değil, dışarıdaki toplumun da aynasıdır. O aynada ne görüyoruz? Gözünü kapatmış bir sistem mi, yoksa el uzatmaya cesaret eden bir toplum mu? Bir devletin adaleti, güçlüye değil, güçsüze gösterdiği şefkatle ölçülür. Öztürk K.’nin durumu bir istisna değil, bir gösterge. Bir ülkenin sağlık sistemi, hukuk düzeni ve vicdanı burada kesişiyor. Ve biz, üçü arasında sıkışmış bir insanın her geçen gün eriyişini izliyoruz. Bu bir siyaset meselesi değil. Bu, insanlık meselesi. Bir insanın yaşamasına yardım etmek, bir partinin, bir ideolojinin, bir grubun meselesi değildir. Bu, hepimizin ortak sorumluluğudur. Yetkililere sesleniyorum: Adalet Bakanlığı’na, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’ne, İnsan Hakları Kurumları’na… Bu bir “dosya” değil, bir hayat. Ve o hayat, gün be gün elimizden kayıyor. Bir insanın ölüme terk edilmesi, hukukun değil, sessizliğin eseridir. Ve biz sustukça, adalet bir kelimeden ibaret kalır. Bir mahkûmun yatağında öylece çürüyüp gitmesi, hepimize dokunmalı. Çünkü bir gün, adaletin terazisi yeniden kurulacak. O gün geldiğinde, belki de en çok şunu sorgulayacağız: “Biz sustuğumuzda kim ölmüştü?”
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.