HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 24 ARALIK 2025, ÇARŞAMBA

ORHANGAZİ’DE SPORUN MEZAR KAZICIS: BEKİR AYDIN

24.12.2025 00:00
Orhangazi'de spor bitmemiştir; bilerek ve isteyerek bitirilmiştir. Bunun adı ihmal değildir, bunun adı tercihtir. Bunun adı beceriksizlik hiç değildir; çünkü ortada yapılmayan değil, yapılmak istenmeyen bir iş vardır. Orhangazi Belediye Başkanı Bekir Aydın, bu ilçede amatör sporu göz göre göre yok etmiştir. Nokta.

Bugün Orhangazi'de spor kulüpleri sahipsizdir. Sezon bitmiştir, ligler tamamlanmıştır, kulüpler destek beklemiştir; belediye ise ortada yoktur. Belediye başkanının spordan anladığı şey, kamu hizmeti üretmek değil; kişisel heveslerin, dar bir çevrenin ve oğlunun basketbol fantezisinin tatmin edilmesidir. İlçenin onlarca kulübü, yüzlerce sporcusu, binlerce genci yok sayılırken; belediye imkânları kamu yararı yerine bireysel tercihlere tahsis edilmiştir. Bu artık kötü yönetim değil, açık bir adaletsizliktir.

Bugün Orhangazi'de spor hâlâ ayakta duruyorsa, bu belediye sayesinde değil; birkaç idealist insanın, gönüllü yöneticinin, cebinden harcayan kulüp başkanlarının, çocuğunu sahaya bırakıp akşam alabilmek için saatlerce bekleyen velilerin, emeği sömürülen antrenörlerin özverisi sayesindedir. Belediye sıfır katkı sunarken, bu insanlar Orhangazi sporunu sırtlarında taşımaktadır. Elektrik parasını, servis ücretini, forma masrafını, lisans bedelini belediye değil; bu gönüllüler karşılamaktadır. Belediyenin yapması gereken anayasal görev, birkaç iyi niyetli insanın vicdanına bırakılmıştır.

Bekir Aydın döneminde Orhangazi Belediyesi spora destek vermemiştir. Daha doğrusu, sporu bir yük olarak görmüştür. Amatör spor kulüplerine verilmesi gereken ayni ve nakdî yardımlar ya hiç yapılmamış ya da bilinçli şekilde sürüncemede bırakılmıştır. Kulüpler "belediye destek verecek" denilerek oyalanmış, sezon bitmiş, sporcular dağılmıştır. Ayakta kalanlar ise sadece yöneticilerin kişisel fedakârlıkları sayesinde ayakta kalabilmiştir. Bu tablo, belediyecilik değil; vicdan sömürüsüdür.

Rezalet bununla da sınırlı değildir. Kamu kaynaklarıyla yapılan spor salonları ve tesisler, amatör kulüpler için paralı hâle getirilmiştir. Antrenman yapmak isteyen kulüplerden ücret alınmaktadır. Yani belediye bir yandan hiçbir destek vermezken, diğer yandan gönüllülerin ayakta tutmaya çalıştığı kulüplerden para talep etmektedir. Bu, spora destek değil; sporu boğmaktır. Kamu tesisleri, belediye başkanının döneminde ticari işletme mantığıyla yönetilir hâle gelmiştir.

Oysa kanun çok açıktır. 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 14'üncü maddesinin b fıkrası, belediyelere sporu teşvik etme görevini yükler. Amatör spor kulüplerine ayni ve nakdî yardım yapılmasını, gençlere spor malzemesi verilmesini, spor karşılaşmaları düzenlenmesini, başarılı sporcu ve antrenörlerin ödüllendirilmesini emreder. Bu bir tavsiye değildir. Bu bir lütuf değildir. Bu açık bir yasal zorunluluktur ve anayasal görevdir.

Ama Bekir Aydın bu hükmü yok saymaktadır. Hukuku umursamadan, sorumluluk bilincini bir kenara bırakarak hareket etmektedir. Kanun varken keyfîlik yapmaktadır. Orhangazi'de spor tesisleri çürümektedir. Tesisler yetersizdir. Altyapı yoktur. Plan yoktur. Sporcular, kulüpler ve antrenörler kendi kaderine terk edilmiştir. Belediye yönetimi hiçbir sorumluluk hissetmeden bu tabloyu seyretmektedir.

Bugün Orhangazi'de spor adına ne ararsanız rezalet vardır. Ve bu rezaletin tek bir adresi vardır: Bekir Aydın yönetimi. Belediye başkanlığı makamı; düğünle, kınayla, protokol gösterisiyle meşgul edilirken; Orhangazi sporu gönüllülerin omuzlarında ayakta kalmaya zorlanmıştır. Belediye yoktur, sistem yoktur, destek yoktur; sadece fedakârlık vardır.

Bu noktada mesele spor değildir. Bu bir belediyecilik meselesidir. Bu bir kamu görevi meselesidir. Bu bir ahlak meselesidir. Bekir Aydın, Orhangazi'de sporu yönetememiştir çünkü yönetmek istememiştir. İlçenin spor yükünü belediye olarak üstlenmek yerine, bunu birkaç iyi niyetli insanın sırtına yüklemiştir.

Sadece Bekir Aydın mı?

Ya bu ilçenin Kaymakamı!!!

Orhangazi Kaymakamı sıfatını taşıyan bir kişinin, kadın futbol takımına yönelik olarak "kadının sahada ne işi var" anlayışını çağrıştıran bir duruş sergilemesi, bu ilçede asıl tartışılması gereken meselenin spor olmadığını açıkça göstermektedir. Bu söz ve bu bakış açısı; devleti temsil eden bir makamla, kamu görevi bilinciyle ve Cumhuriyet'in eşit yurttaşlık anlayışıyla taban tabana zıttır. Kaymakamlık makamı, kişisel önyargıların sergileneceği bir alan değildir. Kadını spor sahasından dışlamayı meşru gören bir zihniyet, sadece kadın sporcuları değil, hukuku, Anayasa'yı ve devlet ciddiyetini de yok saymaktadır. Bu yaklaşım ne gelenekle ne ahlakla ne de toplumsal değerlerle açıklanabilir; bu düpedüz çağ dışı bir karanlıktır.

Devleti temsil eden bir ismin, kadınların spor sahasındaki varlığını sorgulaması fikir özgürlüğü değildir; bu açık bir zihniyet problemidir. Kadın futbolu bu ülkenin ayıbı değil, onurudur. Sahada ter döken kadın sporcular, bu toplumun eşit bireyleridir ve bunu tartışmaya açmak kimsenin haddi değildir. Kaymakamlık makamının görevi, genç kızlara "yerin burası değil" mesajı vermek değil; onları sahaya, hayata ve başarıya teşvik etmektir. Kadını kamusal alandan silmeye çalışan bu anlayışa "görüş" denmez. Bu, devlet aklıyla bağını koparmış, toplumun yarısını yok sayan bir zihinsel çöküştür.

Orhangazi sporu sahipsiz değildir; Orhangazi sporu bilinçli, planlı ve göz göre göre sahipsiz bırakılmıştır. Bugün bu ilçede spor hâlâ nefes alıyorsa, bu belediyenin vizyonuyla değil; cebinden harcayan kulüp yöneticilerinin, karşılığını alamadığı hâlde sahayı terk etmeyen antrenörlerin, çocuğunu sporla ayakta tutmaya çalışan velilerin ve hiçbir karşılık beklemeden yükün altına giren birkaç onurlu gönüllünün sayesinde ayaktadır. Belediye yoktur, sistem yoktur, destek yoktur; sadece fedakârlık vardır.

Kanun ortadadır, görev nettir, sorumluluk tartışmasızdır. Buna rağmen sporun yükü belediyenin omzunda değil, vicdan sahibi insanların sırtındadır. Kamu gücünü kullanıp sorumluluktan kaçmak, tesis yapıp içini boş bırakmak, sporu tabelaya indirgemek belediyecilik değildir. Bu açık bir irade iflasıdır. Ve artık herkes bilmelidir ki Orhangazi'de sporun geldiği bu nokta bir tesadüf değil, bir sonuçtur. Bu sonuç; ihmalle geçiştirilemeyecek kadar ağır, savunulamayacak kadar açıktır. Orhangazi'de spor, zamanla unutulmuş bir alan değil; Bekir Aydın belediyeciliği tarafından bilerek yalnız bırakılmış, kaderine terk edilmiş ve tüketilmiştir. Bunun adı yönetememek değil, sorumluluktan kaçmaktır.

Yüksel AKBAYRAK

 
Yüksel AKBAYRAK / TERS KÖŞE / diğer yazıları
•ORHANGAZİ’DE SPORUN MEZAR KAZICIS: BEKİR AYDIN 24 00:00:00.12.2025
•Orhangazi’de Eğitimi Yerle Bir Eden Sessizlik 17 00:00:00.12.2025
•YÖNETİLEN DEĞİL OYALANAN ORHANGAZİ: MUSTAFA BOZBEY BİR YILDA NE YAPTI, NEYİ YAPMADI? 10 00:00:00.12.2025
•LOZAN’IN YÜZYILLIK DİRENCİ VE PAPA ZİYARETİ 03 00:00:00.12.2025
•ÇOCUK HAKLARI KÂĞITTA VAR, SAHADA EKSİK 27 00:00:00.11.2025
•Son Başbuğ’un Türklük Vurgusu ve 10 Kasım’ın Anlamı 10 00:00:00.11.2025
•Milli Ekonominin Temeli Tarımdır 05 00:00:00.11.2025
•CUMHURİYET, dik durmanın, adam olmanın adıdır! 29 00:00:00.10.2025
• “İtin Havlamasıyla Çınar Sallanmaz” 22 00:00:00.10.2025
•Orhangazi’de Siyaset: Menfaat mi, Memleket mi? 14 00:00:00.10.2025
•Velhasıl Bursa Sudan Değil, Susuzluktan İbarettir... 07 00:00:00.10.2025
•Hangi Gençlik? Hangi Ekonomi? Hangi Eğitim? 02 00:00:00.10.2025
•FUTBOL SAHADA DEĞİL, MONİTÖR BAŞINDA OYNANIYOR 25 00:00:00.09.2025
•Gaziler Günü’nün Gerçek Manası Üzerine 19 00:00:00.09.2025
•Halkın Gerçek Gündemi Nerede? 17 00:00:00.09.2025
•Bağımsızlık Bir Kimliktir 10 00:00:00.09.2025
•Boş Tencere Siyaseti Yıkar 03 00:00:00.09.2025
• Ağustos Türklüğün Zaferlerle Yoğrulmuş Ayı 29 00:00:00.08.2025
•ORHANGAZİ’DE SPORUN ÇÖKÜŞÜ: 20 00:00:00.08.2025
•Orhangazi: Kaybolan Potansiyelin Hikâyesi 12 00:00:00.08.2025
•Depremi unutan geleceğini gömer! 05 00:00:00.08.2025
•İklim Kanunu Sonrası Orman Yangınları ve Doğa Katliamları: Ülkemizin Vahim Tablosu ve Yasal Mücadeledeki Eksikler 29 00:00:00.07.2025
•Kağan Usta’dan Gençliğe Yatırım, Bekir Aydın’dan Ücretli Tesis! 24 00:00:00.07.2025
•Bir Ahırın Sessizliği 15 00:00:00.07.2025
•“Zulme Boyun Eğmeyenlerin Efendisi: Hz. Hüseyin” 05 00:00:00.07.2025
•Hücrede Doğan Siyasi Cazibe: Ümit Özdağ ve Yeni Neslin Sessiz Haykırışı 02 00:00:00.07.2025
•150 GÜNÜN ARDINDAN ORHANGAZİ 25 00:00:00.06.2025
•“Hedef Türkiye” Gerçeği: Bir Uyarının Gölgesinde 20 Yıl 18 00:00:00.06.2025
•Ekonomik Gerçekler ve Çözüm Arayışları 11 00:00:00.06.2025
•İznik’te Sessiz Ama Derin Bir Değişim 29 00:00:00.05.2025
•ADD Aile Şirketi Değildir, Egoların Gölgesi Hiç Değildir ADD: Açılımı Artık “Aile Dostları Derneği” mi? 21 00:00:00.05.2025
•19 Mayıs bir uyanış, bir itiraz, bir meydan okumadır 18 00:00:00.05.2025
•Sadabat Paktı Krizler İçinde Doğunun Ortak Aklı 13 00:00:00.05.2025
•"Sadece Bir Kişiye Değil, Bir Duruşa Saldırıdır Bu" 05 00:00:00.05.2025
•Hayalden Hakikate 22 00:00:00.04.2025
•TÜRKİYE İÇİN KRİTİK BİR DÖNEMEÇ İKLİM YASASI VE DEVLETİN STRATEJİK KARARLARI 16 00:00:00.04.2025
•Sosyal Devlet, Milli Devlet ve Atatürkçü Duruşun Mirasçısı 14 00:00:00.04.2025
•En yüce değer ADALET 09 00:00:00.04.2025
•İklim Kanunu’na Karşı Çıkmalıyız! 26 00:00:00.03.2025
•OĞUZ TÖRESİ VE ÇANAKKALE - ATATÜRK'SÜZ ZAFER OLMAZ! 18 00:00:00.03.2025
•Bir Milletin Ruhunu Yaşatan Tarihler 12 Mart ve 14 Mart 12 00:00:00.03.2025
•Oğuz Kağan'dan Atatürk'e Uzanan Kutsal Miras Türk Kadını 07 00:00:00.03.2025
•Güçlü Türkiye için: İklim yasasına hayır! 04 00:00:00.03.2025
•AYNI SENARYO, AYNI FİGÜRANLAR 24 00:00:00.01.2024
•CHP ORHANGAZİ’DE NEREYE KOŞUYOR? 12 00:00:00.01.2024
•HAKSIZLIKLARA ve BASKILARA RAĞMEN... 03 00:00:00.01.2024
•CHP’DE AKIL TUTULMASI MI YAŞANIYOR? 27 00:00:00.12.2023
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.